Translation of "Jacksons" in Turkish

We're the Jacksons.

Biz Jacksonlarız.

I know the Jacksons.

Jackson'ları biliyorum.

The Jacksons are waiting.

Jackson'lar bekliyor.

The Jacksons are coming.

Jacksonlar geliyorlar.

The Jacksons are here.

Jacksonlar burada.

The Jacksons just disappeared.

Jacksonlar az önce kayboldu.

I called the Jacksons.

Ben Jackson'ları aradım.

I'll call the Jacksons.

Jacksonları arayacağım.

Let's talk about the Jacksons.

Jackson'lar hakkında konuşalım.

Let's go find the Jacksons.

Jackson'ları bulmaya gidelim.

Let's go to the Jacksons'.

Jacksonlara gidelim.

Tom is the Jacksons' gardener.

Tom, Jacksonların bahçıvanıdır.

The Jacksons are our neighbors.

Jacksonlar bizim komşularımızdır.

Have you met the Jacksons?

Jacksonlarla tanıştınız mı?

The Jacksons moved to Boston.

Jackson'lar Boston'a taşındı.

Let's go visit the Jacksons.

Jacksonları ziyarete gidelim.

We don't know the Jacksons.

Biz Jackson'ları tanımıyoruz.

You must be the Jacksons.

Siz Jacksonlar olmalısınız.

Tom will meet the Jacksons.

Tom, Jacksonlarla buluşacak.

Tom lived with the Jacksons.

Tom, Jacksons'la yaşıyordu.

Tom wanted to meet the Jacksons.

Tom Jackson'larla tanışmak istiyordu.

Tom might talk to the Jacksons.

Tom Jackson'larla konuşabilir.

The Jacksons were married in 2003.

Jacksonlar 2003'te evliydi.

I went to the Jacksons' house.

Jacksonların evine gittim.

The Jacksons are going with us.

Jacksonlar bizimle birlikte gidiyor.

The Jacksons love to have parties.

Jacksonlar parti vermeyi sever.

The Jacksons had their house painted.

Jacksonlar evlerini boyattı.

Let's drop in on the Jacksons.

Jacksonlara uğrayalım.

The Jacksons got married in 2003.

Jackson'lar 2003 yılında evlendi.

Let's go say hi to the Jacksons.

Jacksonlara selam vermeye gidelim.

I knew what the Jacksons were doing.

Jacksonların ne yaptıklarını biliyordum.

I know what the Jacksons were doing.

Jacksonların ne yaptıklarını biliyorum.

The Jacksons are visiting us tomorrow afternoon.

Jacksonlar yarın öğleden sonra bizi ziyaret ediyorlar.

Tom stayed with the Jacksons that night.

Tom o gece Jacksonlarla kaldı.

The Jacksons are always home on Mondays.

Jacksonlar pazartesi günleri her zaman evdedir.

- I thought the Jacksons were having a party.
- I thought that the Jacksons were having a party.

Jackson'ların bir parti verdiğini düşündüm.

The Jacksons had their house painted dark brown.

Jackson'lar evlerini koyu kahverengiye boyattı.

I lived with the Jacksons for three years.

Jacksonlarla üç yıl yaşadım.

The Jacksons have owned this land for generations.

Jacksonlar nesillerdir bu topraklara sahiptir.

The Jacksons have three dogs and three cats.

Jackson'ların üç köpeği ve üç kedisi var.

We're going to eat dinner at the Jacksons' tonight.

Bu akşam Jackson'larda yemek yiyeceğiz.

The Jacksons lived in Boston before they moved here.

Jacksonlar buraya taşınmadan önce Boston'da yaşadılar.

The Jacksons invited me to have dinner with them.

Jacksonlar onlarla akşam yemeği yemem için beni davet etti.

The Jacksons have invited us over for dinner tonight.

Jacksonlar bizi bu gece akşam yemeğine davet ettiler.

The Jacksons have a black and white TV set.

Jackson'ların siyah beyaz bir TV seti var.

Tom has been invited to the Jacksons' house for dinner.

Tom, Jacksons'un evine akşam yemeği için davet edildi.

I stayed with the Jacksons whenever my parents were out of town.

Annem ve babam ne zaman kasabadan çıksalar Jacksons'la birlikte kaldılar.