Translation of "Impulse" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Impulse" in a sentence and their turkish translations:

This was not impulse.

Bu bir tepki değildi.

We understand the impulse.

Dürtüyü anlıyoruz.

It was an impulse buy.

Bir anlık hevesle almıştım.

Tom has poor impulse control.

Tom'un zayıf dürtü kontrolü var.

She bought the dress on impulse.

O, elbiseyi düşünmeden aldı.

Tom resisted the impulse to shout.

Tom bağırma dürtüsüne direndi.

Polarization in our society is not impulse,

Toplumumuzdaki kutuplaşma bir tepki değil,

It's an impulse that we all have.

Bu hepimizde olan bir dürtü.

Tom resisted the impulse to kiss Mary.

Tom Mary'yi öpme dürtüsüne direndi.

The impulse can be to guard your heart.

ilk dürtünüz kalbinizi korumak olabilir.

I felt an impulse to cry out loud.

Yüksek sesle bağırmak için bir dürtü hissettim.

He told his wife not to buy on impulse.

Karısına düşünmeden almamasını söyledi.

You people are urged to drop the earthly impulse.

- Siz insanlardan dünyevi dürtüleri bırakmanız isteniyor.
- Siz insanlar dünyevi dürtüleri düşürmeye teşvik edilmektedir.

On a sudden impulse, I returned to my home town.

Ani bir dürtü üzerine, memleketime geri döndüm.

It was hard to resist the impulse to wring Tom's neck.

Tom'un boynunu sıkma dürtüsüne karşı koymak zordu.

Sometimes it's hard to resist the impulse to burst out laughing.

Bazen kahkahayla gülme dürtüsüne karşı koymak zordur.

Tom resisted the impulse to tell Mary what an idiot she had been.

Tom Mary'nin ne kadar aptal olduğunu söyleme dürtüsüne direndi.