Examples of using "Gross" in a sentence and their turkish translations:
Sen iğrençsin!
Bu iğrenç.
İğrenç olma.
Tom iğrençtir.
İğrençti.
Gerçekten iğrenç.
Bu gerçekten iğrenç.
Bu brüt olur.
Bu böcek iğrenç.
- Oldukça iğrenç.
- Bayağı iğrenç.
O biraz iğrenç.
Sıçan bıyıkları iğrençtir.
Bu çok büyük bir hata.
- Bu iğrenç.
- Bu iğrenç bir şey.
O iğrençti.
Bu çok iğrenç.
Kocaman bir şey görmek istiyor musun?
Bu gizliliğin bariz bir ihlalidir.
O biraz iğrenç.
Geçen yıl Tom'un brüt geliri otuz bin doların üzerindeydi.
Yokluğumda çocuklar o kadar bakımsız kalmışlardı ki
- Bütün çocukluk dişlerini bu kibrit kutusunda mı biriktirdin? Bu iğrenç!
- Bütün bebek dişlerini bu kibrit kutusunda biriktirdin mi? Bu iğrenç!
Tanzanya'da yiyecek koklamak, kibar olmayan hatta çok görgüsüzce bir davranıştır.
Büyük bir hata yapmaktan kaçınmak için daha dikkatli olmalısın.
Bir hükümetin gayri safi mutluluk ölçme hakkında nasıl hareket edeceğini merak ediyorum.
Bakın, brüt rakamlarla, Çin'in borcu 2007'den beri dört katına çıktı.
İkisinin de tadı oldukça iğrenç ama ancak biri beni hasta edebilir.
İkisinin de tadı oldukça iğrenç, ama ancak biri beni hasta edebilir.