Examples of using "Gripped" in a sentence and their turkish translations:
Bir soğuk hava dalgası Avrupa'yı vurdu.
O, kolumu sıkıca kavradı.
Tom Mary'nin kolunu sıkıca tuttu.
Tenis raketini sıkıca kavradı.
Kızarana kadar kolunu sıktım.
Yerliler çok korkmuştu, ancak komutan
küçük köpeğin sahibi onu boynundan tuttu ve onu azarladı.