Examples of using "Fixed" in a sentence and their turkish translations:
Tom her şeyi önerdi.
Ben bir tane onardım.
O tamir edildi.
Ne tamir edildi?
Onu tamir ettik.
Onu tamir ettim.
Tamir edilecek.
Onu onardın.
O onu onardı.
Tom onu onardı.
O onu onardı.
Mary onu onardı.
Biz onu onardık.
Her şeyi düzelttim.
Her şeyi düzelttim.
Tom sızdıran musluğu tamir etti.
O ağı onardı.
Babam arabayı tamir etti.
- Bu yarışma önceden ayarlanmış.
- Bu yarışma hileli.
Orada ben onu düzelttim.
Bu tamir edilebilir.
O bir bilgisayarı onardı.
Tom saatini onardı.
Ben saatleri onardım.
- Tom çiti onardı.
- Tom çiti tamir etti.
Bu oyun hilelidir.
Yarışta rüşvet yoluyla hile yapıldı.
Bazı yanlışlar düzeltildi.
Tom bir saati tamir etti.
Onu tamir ettireceğiz.
Tom benim bilgisayarımı onardı.
Onların vagonunu tamir ettim.
Ben onu zaten düzelttim.
Zaten onu düzelttiler.
Çiti tamir ettim.
Bunu tamir ettireceğim.
Sami, Leyla'nın arabasını tamir etti.
Tom Mary'nin arabasını onardı.
Tom mandalı taktı.
Tom her şeyi düzeltti.
Tom saçını düzeltti.
Sami arabasını tamir etti.
Kendime yiyecek bir şey hazırladım.
- Bunu tamir ettirmek zorundayım.
- Bunu tamir ettirmem lazım.
- Bunu tamir ettirmem gerekiyor.
Tom bunu tamir ettirecek.
Sandalye onarılamaz.
Onu tamir ettirmeliyim.
O bize bir aperitif hazırladı.
O kırık masayı onardı.
Mary saçını düzelttirdi.
O, saatini tamir ettirdi.
Bunun hallolmadığını da kim söylüyor?
Tamir edildi mi?
Termostatı tamir ettin mi?
Tom bize bir aperitif hazırladı.
Bazı şeyler onarılamaz.
Dün bisikleti tamir ettim.
Dün arabayı tamir ettim.
ve ikincisi, sabit zihniyet.
Tom kendine bir kokteyl hazırladı.
Tom saatini tamir ettirdi.
Onu tamir ettirebilir miyiz?
Bu belki tamir edilebilir.
Şimdi düzelmiş olması lazım.
Bunun tamir edilmesi gerekiyor.
Ben sabit gelirliyim.
Tom bunu tamir ettirecek.
Bu muhtemelen tamir edilebilir.
Biz onu oldukça hızlı şekilde onardık.
Programcı arızayı düzeltti.
Onu henüz onarmadım.
Tom Mary'nin uydu alıcısını tamir etti.
Sanırım biz onu tamir ettik.
Arabam tamir ediliyor.
Bozulan şeyin tamiri mümkündür.
Sabit bir takvim yok.
Tüm sızıntıları onardık.
Atıştırmalık bir şeyler hazırladım kendimize.
Tom arabasını kendisi tamir etti.
Tom arabasını tamir ettirdi.
Arabamı tamir ettirdim.
Tom devre kesiciyi onardı.
Bilgisayarını tamir ettirdi.
Tom bozuk saati tamir etti.
Video kayıt cihazını tamir etti.
Senin onu onardığını düşündüm.
Bunu hemen onarmalıydınız.
Bunu Tom'un tamir ettiğini düşündüm.
o levhalar sabit değil yine
Arabanı tamir ettirmelisin.
- Herkesin gözleri ona dikildi.
- Herkesin gözleri ona sabitlendi.
Televizyonu tamir ettirmeliyim.
O, saati benim için tamir etti.
Bu sandalyenin onarılması gerekiyor.
Babam kırık bir sandalyeyi onardı.