Examples of using "Faded" in a sentence and their turkish translations:
Umutları söndü.
Tom'un öfkesi düştü.
Tom'un ilgisi değişti.
Müzik yavaş yavaş yok oldu.
Kumaşın rengi çok soluk.
Işık kayboldu.
Renk soldu.
Soluk pantolonlar hâlâ modadır.
Tom soluk bir mavi gömlek giyiyor.
Sis kayboldu.
Tom'un yüzündeki morluklar geçti.
O, soluk bir pamuk etek giymişti.
Tom sadece büyükbabasının soluk bir fotoğrafına sahip.
Tom soluk mavi renkli bir iş gömleği giymişti.
Yatak odası perdeleri kenarlarında soldu.
Güneş doğduğunda, yıldızlar kayboldu.
Trenin sesi azalarak kayboldu.
Gökyüzünün harika rengi az sonra yok oldu.