Translation of "Equipment" in Turkish

0.232 sec.

Examples of using "Equipment" in a sentence and their turkish translations:

Doctors use medical equipment.

Doktorlar tıbbi malzemeler kullanırlar.

Our equipment was destroyed.

Ekipmanımız hasar gördü.

Tom checked the equipment.

Tom techizatı kontrol etti.

Is this your equipment?

Bu senin ekipmanın mı?

We have the equipment.

- Bizim donanımımız var.
- Bizim ekipmanımız var.

- We don't have the proper equipment.
- We don't have the right equipment.

Bizim uygun ekipmanımız yok.

What public equipment is there?

Hangi kamu ekipmanı var?

They have old construction equipment.

Onların eski inşaat ekipmanları var.

We have the necessary equipment.

Biz gerekli ekipmana sahibiz.

Bring your own fishing equipment.

Kendi balıkçılık ekipmanını getir.

Tom inspected the equipment carefully.

Tom cihazı dikkatlice inceledi.

We're having some equipment problems.

Bazı ekipman sorunları yaşıyoruz.

Is the electrical equipment grounded?

Elektrik ekipmanları topraklı mı?

All equipment must be sanitized.

Tüm ekipmanlar dezenfekte edilmelidir.

This store carries household equipment.

Bu dükkân ev aletleri satar.

Their equipment is extremely advanced.

Onların cihazı son derece gelişmiş.

Is it possible to rent equipment?

Ekipman kiralamak mümkün müdür?

Keep away from the electrical equipment.

Elektrikli teçhizatlardan uzak durun.

It's a necessary piece of equipment.

Bu ekipmanın gerekli bir parçası.

I don't have the right equipment.

Doğru ekipmanım yok.

He has an electrical equipment factory.

Onun elektrikli ekipman fabrikası var.

They did not have good equipment.

Onların iyi bir ekipmanı yoktu.

Another problem concerns the gym equipment.

Başka bir sorun spor ekipmanları ile ilgilidir.

Tom can put away the equipment.

Tom ekipmanı bir kenara koyabilir.

I don't have any camping equipment.

Benim herhangi bir kamp ekipmanım yok.

We don't have the right equipment.

Bizim doğru ekipmanımız yok.

Tom has been testing new equipment.

Tom yeni ekipmanı test ediyor.

Large plunder is taken, especially military equipment.

Yüksek oranda ganimet ele geçiriliyor, özellikle askeri ekipman.

We need specialist equipment to see it,

Biz, özel teçhizat olmadan göremiyoruz.

Wiring, somewhere in the lower equipment bay.

alt ekipman bölmesindeki hasarlı kablolardan

Rock climbing without proper equipment is dangerous.

Uygun ekipman olmadan kaya tırmanışı tehlikeli.

Please keep an eye on my equipment.

Lütfen ekipmanıma göz kulak ol.

These companies needed equipment and other supplies.

Bu şirketlerin, ekipmana ve diğer malzemelere ihtiyacı vardı.

And improve the equipment to make it safer.

ve ekipmanı geliştirmek.

This is a very complicated piece of equipment.

Bu, ekipmanın çok karmaşık bir parçası.

Team members are provided with equipment and uniforms.

Takım üyelerine ekipman ve üniforma sağlanmaktadır.

We use really state-of-the-art equipment.

Biz gerçekten teknoloji harikası ekipman kullanıyoruz.

This hospital has a lot of new equipment.

Bu hastanenin birçok yeni donanımı var.

You need good equipment to climb that mountain.

O dağa tırmanmak için iyi ekipmana ihtiyacın var.

So we should change the rules, improve the equipment,

Bu yüzden, kuralları değiştirip ekipmanları geliştirmemiz lazım

Lower resource schools are dealing with lower quality equipment,

Finansal kaynağı düşük olan okullar kalitesiz araç gereçle eğitim veriyor,

Of Christian knights, superior in equipment, training, and experience.

Silahlı, deneyimli bir Hıristiyan şövalye ordusuna saldırmaya cesaret edemeyecek.

The laboratory has the most up-to-date equipment.

Laboratuvar en güncel ekipmana sahip.

The barn is full of farm equipment and tools.

Ahır, çiftlik ekipmanları ve aletleri ile dolu.

ׂSecond-hand electrical equipment always shows signs of use.

İkinci el elektrikli cihazlarda, muhakkak kullanılmış olduklarını gösteren izler bulunur.

No special equipment is needed to do this job.

Bu işi yapmak için hiçbir özel ekipman gerekli değil.

I have to clean the equipment, pack it away.

Ben ekipmanı temizlemek zorundayım, onu ortalıktan kaldır.

Buying new equipment isn't going to solve your problems.

Yeni ekipman almak sorunlarınızı çözmeyecektir.

Dan had a lot of equipment in his garage.

Dan'ın garajında ​​çok fazla ekipmanı var.

We had a little trouble with the equipment yesterday.

Dün ekipmanla küçük bir sorunumuz vardı.

What kind of equipment is installed in the classrooms?

Sınıflarda hangi tip ekipman kurulmuştur?

- I assume all our equipment is still up to date.
- I assume that all our equipment is still up to date.

Sanırım bütün ekipmanımız hâlâ güncel.

Tom owns the biggest farm equipment dealership in this area.

Tom, bu alanda en büyük tarım ekipmanları bayiliğine sahiptir.

The diver wanted to test the limits of his equipment.

Dalgıç ekipmanının sınırlarını test etmek istedi.

Tom didn't have the right equipment to do the job.

Tom'un işi yapmak için doğru ekipmanı yoktu.

Recently we have brought our office equipment up to date.

Biz ofisteki ekipmanı yenileyeli henüz çok olmadı.

Nobody has enough knowledge to adjust this equipment like John did.

John'un yaptığı gibi bu cihazı ayarlamak için hiç kimsenin yeterli bilgisi yok.

I'm certain we can deliver the laboratory equipment by March 15th.

15 Mart'a kadar laboratuvar ekipmanını teslim edebileceğimden eminim.

Dan had a lot of stereo entertainment equipment in his room.

Dan'ın odasında bir sürü stereo eğlence ekipmanı vardı.

The new equipment enabled us to finish the work in an hour.

Yeni ekipman işi bir saat içinde bitirmemize olanak sağladı.

I've just been told that I have to bring my own equipment.

Az önce kendi ekipmanımı getirmem gerektiğini söyledim.

It'll be easier for me to do since I have better equipment.

Daha iyi bir ekipmanım olduğu için yapmam daha kolay olacak.

It would be nice if we could get some new playground equipment.

Eğer bazı yeni oyun alanı ekipmanı alabilirsek güzel olur.

Let's pack up the faulty equipment and return it to the factory.

Arızalı ekipmanı toplayıp fabrikaya gönderelim.

If you use this modern equipment, it will save a lot of manpower.

Eğer bu modern donanımı kullanırsanız bir sürü iş gücü tasarruf edecektir.

We have a lot of equipment that no one knows how to use.

Bizim kimsenin nasıl kullanacağını bilmediği çok fazla ekipmanımız var.

But a spacecraft large enough to carry all the necessary supplies, equipment and fuel

Ancak yolculuk için gerekli tüm malzemeleri, ekipmanı ve yakıtı taşıyacak kadar büyük bir uzay aracının

I can bring in some more sophisticated equipment if you think we need it.

Ona ihtiyacımız olduğunu düşünüyorsan biraz daha gelişmiş bir donanım getirebilirim.

Because the lem only needed equipment and fuel for a lunar landing, it could be small

Lem'in Ay'a iniş için yalnızca ekipman ve yakıta ihtiyacı olduğundan, küçük

But it was a hot day, and the Norwegians had left their heavy equipment, especially their

Ama sıcak bir gündü ve Norveçliler ağır ekipmanlarını, özellikle

We ought to buy some new office equipment: the stuff we've got is out of date.

Bazı yeni ofis ekipmanları almalıyız, elimizdekiler çağ dışı.

These new techniques are not working with this equipment. Should we replace it with a new one?

Bu yeni teknikler bu ekipman ile çalışmıyor. Bunu yeni bir tanesi ile değiştirmemiz gerekiyor mu?

Home equipment and in which the husband signs On an affidavit obliged to return the entire list of

aldığını söyledi. Mahran, ayrılık ve boşanma durumunda taşınır malların

Ladies and gentlemen, please notify the people to stop contributing to global warming and use nature-friendly equipment.

Bayanlar ve baylar, lütfen insanları küresel ısınmaya katkıda bulunmayı bırakmaları ve doğa dostu ekipmanlar kullanmaları için uyarın.

When I went on vacation to Spain, I went to a museum to see an exhibition of old farming equipment.

Ben İspanya'ya tatile gittiğimde, eski tarım ekipmanlarından oluşan bir sergiyi görmek için müzeye gittim.