Translation of "Curiosity" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Curiosity" in a sentence and their turkish translations:

Curiosity overcomes fear.

- Merak korkuyu yener.
- Merak korkudan güçlüdür.

And embrace your curiosity,

merak duymak gerekiyor.

I'm bursting with curiosity.

Meraktan çatlıyorum.

My curiosity was aroused.

Merakım uyandırıldı.

Curiosity killed the cat.

- Fazla merak iyi değildir.
- Kediyi merak öldürür.

Education begins with curiosity.

Eğitim merakla başlar.

Sami's curiosity was piqued.

Sami'nin merakı doruk yaptı.

- He did it out of curiosity.
- She did it out of curiosity.

O onu meraktan yaptı.

His story excited everyone's curiosity.

Onun hikayesi herkesin merakını uyandırdı.

Curiosity has landed on Mars.

Curiosity Mars'a iniş yaptı.

Curiosity runs in my blood.

Merak benim kanımda.

Remember, curiosity killed the cat.

Unutmayın, merak kediyi öldürdü.

But this requires flexibility and curiosity.

Ancak bu esneklik ve merak gerektirir.

She did so out of curiosity.

O, meraktan öyle yaptı.

I only ask out of curiosity.

Ben sadece meraktan soruyorum.

I did it out of curiosity.

Bunu meraktan dolayı yaptım.

She did it out of curiosity.

O onu meraktan yaptı.

The child was full of curiosity.

Bu çocuk çok meraklı.

Curiosity got the better of him.

O merakına yenik düştü.

Eventually, Tom's curiosity overcame his fear.

Sonunda, Tom'un merakı korkusunu yendi.

Eventually, my curiosity overcame my fear.

Sonunda merakım korkumun üstesinden geldi.

Curiosity got the better of Tom.

Tom merakına yenik düştü.

Everything he sees arouses his curiosity.

Gördüğü her şey onun merakını uyandırıyor.

I went there out of curiosity.

Oraya merakımdan gittim.

They say curiosity killed the cat.

Merakın kediyi öldürdüğünü söylüyorlar.

Tom did it out of curiosity.

- Tom bunu meraktan yaptı.
- Tom meraktan yapmış bunu.

Kindness, curiosity, empathy, a sense of purpose.

Nezaket, merak, empati, bir vizyon.

They should create a sense of curiosity.

Kültürel binalar bir merak duygusu uyandırmalıydılar.

This applies to science, human curiosity, solidarity --

Bilim, merak duygusu ve dayanışma için de geçerlidir.

Her story excited curiosity in the children.

Onun hikayesi çocuklarda merak uyandırdı.

Curiosity has landed inside the Gale crater.

Curiosity Gale kraterinin içine iniş yaptı.

He did it simply out of curiosity.

Onu sadece meraktan yaptı.

His curiosity prompted him to ask questions.

Onun merakı onu sorular sormaya teşvik etti.

It is important to have intellectual curiosity.

Entelektüel meraka sahip olmak önemlidir.

Curiosity is the beginning of a cultural attitude.

Kültürel düşüncenin temeli merak duygusudur.

You know, it's really curiosity drawing people out.

İnsanları açmak çok merak uyandırıcı.

Thanks to Curiosity Stream for sponsoring this video.

Bu videoya sponsor olduğunuz için Curiosity Stream'e teşekkürler.

You are really full of curiosity, aren't you?

Gerçekten çok meraklısın, değil mi?

A healthy curiosity is truly a fine thing.

Sağlıklı bir merak, aslında güzel bir şeydir.

Just out of curiosity, what would you do?

Sadece merakımdan soruyorum, ne yapacaktın?

Curiosity is a defining trait of human beings.

Merak insanoğlunun tanımlayıcı bir özelliğidir.

And third, model curiosity. Ask a lot of questions.

Ve üçüncü olarak merakın teşvik edilmesi. Bir sürü soru sorun.

This is a day for curiosity and for scepticism,

Bugün, merak ve şüphecilik için,

He has always had a great curiosity about the world.

Onun her zaman, dünya hakkında büyük bir merakı oldu.

Just out of curiosity, what are you going to do?

Sadece meraktan soruyorum, ne yapacaksın?

Just out of curiosity, what did you think would happen?

Sadece merakımdan soruyorum, Ne olacağını düşünüyordun?

Curiosity killed the cat, but satisfaction brought it back to life.

Merak kediyi öldürdü ama hoşnutluk onu yaşama geri getirdi.

Just out of curiosity, did you really have to do that?

Sadece merakımdan soruyorum, gerçekten onu yapmak zorunda mısın?

Trying to call 112, but because of your curiosity, those people don't reach

112'yi aramaya çalışıyor fakat sizlerin bu merakı yüzünden o insanlar ulaşmıyor

This video is sponsored by Curiosity Stream – home to thousands of online documentaries

Bu videonun sponsoru Curiosity Stream - bilim, teknoloji, doğa ve tarih hakkında

Curiosity Stream features many award-winning exclusives and originals, and all its content

Curiosity Stream, birçok ödüllü özel ve orijinal içeriğe sahiptir ve tüm içeriği

Today's Beijing has given me a very deep impression and aroused my curiosity.

Bugünün Pekin'i bende çok derin bir etki bıraktı ve merakımı uyandırdı.

Thank you to Curiosity Stream for sponsoring this video, and to our Patreon supporters

Bu videoya sponsor olduğunuz için Curiosity Stream'e

She just ignited my curiosity in a way that I had not experienced before.

Merakımı daha önce hiç yaşamadığım bir şekilde kabartmıştı.

There were times, at falling night, when he looked up with curiosity to the stars.

Bir zamanlar, gece olduğunda merakla gözlerini yıldızlarla dolu gökyüzüne çeviriyordu.

Sagan's scientific curiosity led him to earn four degrees in physics, astronomy and astrophysics from the University of Chicago.

Sagan'ın bilimsel merakı onu Chicago Üniversitesi'nden fizik, astronomi ve astrofizikte dört derece kazanmak için götürdü.