Examples of using "Crate" in a sentence and their turkish translations:
Bu sandık elma içeriyor.
Bir sandık hâlâ kayıp.
Tom, Mary'ye sandığı açması için yardımcı oldu.
Sandığın içinde ne var merak ediyorum.
Bu sandığı al.
Sandıkta ne olduğunu bilmiyorum.
Sandığın içinde ne olduğunu bilmiyorum.
Tom o sandığı kendi başına kaldıramaz.
Masanın altında bir sandık var.
Sandığın içeriğini bilmiyorum.
Tom bir sandığın üzerinde oturuyordu, gitar çalıyordu.
Bu kasayı açmak için bir şeye ihtiyacım var.
Sandıkta ne olduğunu bulmak zorundayız.
Galiba o sandığı açmak için levyeye ihtiyacın olacak.
Tom bir kasa bira getirdi.
Tom levyeyle sandığı açtı ve bir dinamit lokumu çıkardı.