Translation of "Clarinet" in Turkish

0.028 sec.

Examples of using "Clarinet" in a sentence and their turkish translations:

Tom broke Mary's clarinet.

Tom, Mary'nin klarnetini kırdı.

Tom also plays clarinet.

Tom klarnet de çalar.

I play the clarinet.

Ben klarnet çalarım.

He had his clarinet tuned.

O, klarnetini ayarlattı.

Tom is practicing his clarinet.

Tom klarnetini pratik yapıyor.

Tom broke Mary's clarinet reed.

Tom Mary'nin klarnet dilini kırdı.

Can you play the clarinet?

Klarnet çalabilir misin?

Tom plays the clarinet well.

Tom iyi klarinet çalar.

I'm learning to play the clarinet.

Klarnet çalmayı öğreniyorum.

I'm surprised Tom gave his clarinet away.

Tom uykulu olmalı.

Tom plays clarinet in the school band.

Tom okul orkestrasında klarnet çalar.

Tom played the clarinet when he was younger.

Tom daha gençken klarnet çalardı.

Have you ever heard Tom play the clarinet?

Tom'un klarnet çaldığını hiç duydun mu?

How long has Tom been playing the clarinet?

Tom ne kadar süredir klarnet çalıyor?

Who did Tom give his old clarinet to?

Tom eski klarnetini kime verdi?

I don't know how to play the clarinet.

Klarnet çalmasını bilmiyorum.

Tom played clarinet in a Dixieland jazz band.

Tom bir Dixieland caz grubunda klarnet çaldı.

I'd like to hear you play the clarinet.

Klarnet çaldığını duymak istiyorum.

Tom picked up his clarinet and started to play.

Tom klarnetini aldı ve çalmaya başladı.

I played clarinet when I was in high school.

Lisedeyken klarnet çalardım.

I haven't played the clarinet for a long time.

Klarneti uzun süredir çalmadım.

- Can you remember the first time you tried playing the clarinet?
- Can you remember the first time that you tried playing the clarinet?

İlk klarnet çalışınızı hatırlayabiliyor musunuz?

I've been asked to play my clarinet at a charity event.

Hayır organizasyonunda klarnet çalmam istendi.

Tom asked me if I knew how to play the clarinet.

Tom bana klarnet çalmayı bilip bilmediğimi sordu.

Mozart's Clarinet Concerto is not included in the CD you bought.

Mozart'ın Klarnet Konçertosu satın aldığın CD'ye dahil değil.

Tom has gotten better at playing the clarinet since I last heard him play.

Tom onun çalışını son duyduğumdan beri klarnet çalmada daha da iyileşmektedir.