Translation of "Antiques" in Turkish

Tom collects antiques.

Tom antikalar toplar.

She loves antiques.

O, antikaları sever.

I collect antiques.

- Antika topluyorum.
- Eski eser topluyorum.

Tom really likes antiques.

Tom antikaları gerçekten çok sever.

I've always liked antiques.

Ben her zaman antikaları sevdim.

Tom buys and sells antiques.

Tom antikalar alır ve satar.

She has an eye for antiques.

O, antikanın iyisinden anlar.

He is experienced in valuing antiques.

O, antika değerlendirme konusunda deneyimlidir.

Tom has quite a few antiques.

Tom'un bayağı az antikası var.

He has an eye for antiques.

Onun antikalarda gözü var.

Tom's flat is full of antiques.

Tom'un dairesi antikalarla doludur.

Tom's apartment is full of antiques.

Tom'un dairesi antikalarla dolu.

- She has a great love for antique goods.
- She loves antiques.
- She really likes antiques.

O, gerçekten antikaları sever.

- I didn't know you were interested in antiques.
- I didn't know that you were interested in antiques.

Antikalarla ilgilendiğini bilmiyordum.

The antiques my father left when he died turned out to be nothing but worthless junk.

Babamın öldüğünde bıraktığı antikalar değersiz hurdalardan başka bir şey değildi.