Translation of "Liegt" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Liegt" in a sentence and their turkish translations:

- U liegt!
- Je liegt!
- Jullie liegen!

Yalan söylüyorsun!

- Tom liegt misschien.
- Misschien liegt Tom.

Belki Tom yalan söylüyor.

Je liegt.

Yalan söylüyorsun.

Ze liegt.

O yalan söylüyor.

Hij liegt.

- O yalan söylüyor.
- O, yalan söylüyor.

Tom liegt.

- Tom yalan söylüyor.
- Tom yalan söyler.

Iedereen liegt.

Herkes yalan söyler.

- Tom liegt tegen je.
- Tom liegt tegen u.
- Tom liegt tegen jullie.

Tom size yalan söylüyor.

Hij liegt nooit.

- O, asla yalan söylemez.
- O asla yalan söylemez.

Hij liegt niet.

O yalan söylemez.

Tom liegt niet.

Tom yalan söylemez.

Zij liegt nooit.

- O asla yalan söylemez.
- Asla yalan söylemez.

Kennelijk liegt Tom.

Tom yalan söylüyor gibi görünüyor.

Fred liegt altijd.

Fred sürekli yalan söyler.

- Tom liegt dat het gedrukt staat.
- Tom liegt glashard.

Tom afili yalanlar söylüyor.

- Iemand liegt.
- Er liegt iemand.
- Iemand is aan het liegen.

Birisi yalan söylüyor.

- Jullie liegen!
- Je liegt.

Yalan söylüyorsun.

Tom liegt over alles.

Tom her şey hakkında yalan söylüyor.

Maar... ...dit ding liegt niet.

Ama... Bu yalan söylemez.

Maar dit ding liegt niet.

Bu yalan söylemez.

Ik denk dat Tom liegt.

Sanırım Tom yalan söylüyor.

Waarom liegt Tom zo veel?

Tom neden bu kadar çok yalan söylüyor?

Ze liegt over haar leeftijd.

O, yaşı hakkında yalan söylüyor.

Ik weet alleen dat Tom liegt.

Tek bildiğim Tom'un yalan söylüyor olması.

Ik weet dat je niet liegt.

- Yalan söylemediğini biliyorum.
- Uzanmadığını biliyorum.

Het is mogelijk dat Tom liegt.

Tom yalan söylüyor olabilir.

- Ik denk dat je liegt.
- Ik denk dat u liegt.
- Ik denk dat jullie liegen.

Sanırım yalan söylüyorsun.

- Je liegt altijd tegen me.
- U liegt altijd tegen me.
- Jullie liegen altijd tegen me.

- Bana her zaman yalan söylüyorsun.
- Bana yalan söyleyip duruyorsun.

- Tom liegt.
- Tom is aan het liegen.

Tom yalan söylüyor.

Ik heb het gevoel dat Tom liegt.

Tom'un yalan söylediği içime doğdu.

- Hij liegt.
- Hij is aan het liegen.

- O yalan söylüyor.
- Yalan söylüyor.

Ik kan altijd zeggen wanneer Tom liegt.

Tom'un ne zaman yalan söylediğini her zaman söyleyebilirim.

Ik heb niet gezegd dat je liegt.

Yalan söylediğini söylemedim.

Ik hoop dat Tom niet tegen ons liegt.

Umarım Tom bize yalan söylemez

Haar verhaal kan niet waar zijn. Ze liegt vaak.

Onun hikayesi gerçek olamaz. O sık sık yalan söyler.

- Tom liegt constant.
- Tom is altijd aan het liegen.

Tom her zaman yalan söylüyor.

Ik geloof Naomi niet; ik denk dat ze liegt.

Naomi'ye inanmıyorum. Sanırım o yalan söylüyor.

- Je liegt tegen me, hè?
- Jullie liegen tegen me, hè?

Bana yalan söylüyorsun, değil mi?