Translation of "Kippen" in Turkish

Vossen eten kippen.

Tilkiler tavukları yerler.

Tom heeft kippen.

Tom'un tavukları var.

Duiven en kippen zijn vogels.

Güvercinler ve tavuklar kuşturlar.

Ik moet de kippen gaan voederen.

Tavukları beslemeye gitmem gerekir.

De kippen zitten in het kippenhok.

Tavuklar kümes içindedirler.

Sommige mensen houden niet van kippen.

Bazı insanlar tavukları sevmiyor.

Ik heb drie kippen in mijn huis.

Evimde üç tavuk var.

Het kippenhok vloog in brand, maar de kippen ontsnapten.

Kümes alev aldı ama tavuklar kaçtı.

"Koeien geven ons melk, en kippen geven ons eieren." "Eigenlijk geven noch koeien noch kippen ons iets. We nemen het zonder hun toestemming."

"Bize inekler süt, tavuklar da yumurta verir." "Aslında ne inekler, ne de tavuklar bize hiçbir şey vermez. Bunları onların rızası dışında alıyoruz."

"Ah, jij kleine dief!" zei de boer boos. "Dus jij bent degene die mijn kippen steelt!"

Çiftçi kızgın bir sesle "Ah, seni küçük hırsız!" dedi. "Öyleyse tavuklarımı çalan kişi sensin!"

- Ik hou van kip.
- Ik hou van kippen.
- Ik ben gek op kip.
- Ik ben dol op kip.

- Tavuğu severim.
- Pilici severim.