Examples of using "Huis" in a sentence and their turkish translations:
Benim evim senin evindir.
Bizim evimiz senin evindir.
Benim evim senin evindir.
- Evin nerede?
- Eviniz nerede?
- Eviniz büyük.
- Senin evin büyük.
Tom eve yürüdü.
Eve acele et.
Ne güzel bir ev!
Evin büyük mü?
O ev gerçekten bu evden daha iyidir.
Bu ev boş.
Ev çöktü.
O ev bana aittir.
O senin evin mi?
döndüler
Evi ara!
Ev pis kokuyordu.
Bir ev.
Eve gel.
- Bu eve bak.
- Bu evi incele.
O, eve yürüdü.
Beni eve götür.
Bu kimin evi?
Eve koştum.
Eve gitmek istiyorum.
Güzel bir evin var.
Bu, müessesenin ikramı.
O evden uzakta.
Onların evi çok moderndir.
Güzel bir evimiz var.
Onun evi çok moderndir.
Tom evini kaybetti.
Ev perili.
Hangi ev sizindir?
Eve doğru yol aldık.
Ev satıldı.
Ev satın alındı.
- Evim büyüktür.
- Benim evim büyük.
Eve gidiyorum.
Evim burada.
Şimdi eve git.
- O, eve gitti.
- Eve gitti.
Benim evim sigortalıdır.
Eve gitmeliyim.
- Bu benim evim.
- Bu benim evimdir.
- Burası benim evim.
Evim küçüktür.
O benim evim.
Evini görüyorum.
Bu ev boş.
Evim yandı.
Ev hazır mı?
Bu onun evi.
Onun evi nerede?
Bu ev ünlüdür.
O ev boştu.
Onun evi nerede?
Evi boyuyordu.
Onlar eve yürüdü.
Ev yandı.
Ev kırmızıdır.
Benim bir evim var.
İşte, ev.
- Eve gitmelisin.
- Eve gitmen gerek.
Bir evimiz var.
Kimse eve gitmedi.
Tom eve gitmeli.
Ne güzel bir ev!
- Şu Tom'un evi.
- O, Tom'un evi.
Onlar arabayla eve gittiler.
Tom eve geliyor.
Eve geri git.
Bu bizim evimiz.
Bu ev içinde oturulmaz.
Hemen eve gel.
Onun evi nerede?
Bu onların evidir.
Bu onun evidir.
O, onun evidir.
O bizim ev.
O ev büyük.
Ev boştur.
- Eve gittim.
- Ben eve gittim.
Bu senin evin.
Onların evi yeniden yapılandırılıyor.
Ev güzel.
Evi görüyorum.
Ben bu evi görüyorum.