Examples of using "يتوجه" in a sentence and their turkish translations:
Yavrular, antilopları korkutup kaçırıyor. Doğruca dişiye geliyorlar.
Alaska kıyılarında somonlar, nehrin üst taraflarındaki yumurtlama alanlarına yönelmiş.
Ama gökyüzünün çok ufak bir kısmına işaret edebiliyor.