Translation of "‫كونها" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "‫كونها" in a sentence and their turkish translations:

‫كونها آخر الفاقسة‬

Son çıkanlardan biri olmak...

بدلًا من كونها إطارعام للعمل.

sistemli bir şey değildi.

دعوهم يخفون سبب كونها مسطحة

Neden düz olduğunu bizden saklasınlar ki

فقط في حالة كونها صحيحة، هي حقيقية

Ancak doğru ise gerçek olabilir.

وكانت تروي قصة أكثر من كونها مجرد تمجيد.

ve yüceltmekten çok hikâye anlatımıyla ilgiliydi.

لأن كونها امرأة هي كل ما عرفته يومًا.

Ne de olsa kadın olmak da onun bildiği tek şeydir.

ولكن احذر من الخلط بين كونها مريم أم يسوع.

Fakat o Meryem İsa'nın annesi olan Meryem değil karıştırmayalım dikkat edelim

اكثر دون الاعلان عن علاقتهما امام العائلة الحاكمة كونها

. Ve diğer doktor olan Asmaa'nın babası, Alevi ailesinin aksine Sünni bir kız

والقرى السورية ليعرفها الشعب اكثر كونها السيدة الاولى وباتت

yönetti ve Suriye şehirleri ve köylerinde First Lady olarak bilinen daha çok insan dolaştı ve Artık

المدمجة مهماً لمحاربة الاحتباس كونها تدوم لفترةٍ اطول بعشر

için de önemlidir. On kat daha uzun bir süre için

إن تقليد زوجته ، بالإضافة إلى كونها عائلة ممتعة ، هو مثال جيد.

eşinin onun taklidini yapması ise, güzel örnek eğlenceli bir aile olmasının yanı sıra

إلا أن الأمر الرئيسي هنا هو ما سبب كونها مشاعر مهمة للغاية

Bunların neden bu kadar önemli olduğu da burada saklı.

النظرة الاخيرة كونها من الشعب ليس اكثر قبل ان تتحول من فتاة

Suriye'de iktidara gelirken , Esma Suriye'ye geldi . Halkın son bakışı, daha fazla değil,

تحوّلت حركة تحرير "توباماروس" الوطنية من كونها حركة ثوريّة مدنية رومانسية تسرق الأثرياء لتعطي الفقراء،

Tupamaro Ulusal Kurtuluş Hareketi romantik bir kent gerillasıydı, zenginden alıp yoksula verirdi,

كونها كلمة مؤلفة من ٢٥ حرفاً، anticonstitutionnellement -أي "مخالف للدستور"- هي أطول كلمة في اللغة الفرنسية.

25 harf uzunluğunda olan ' anticonstitutionnellement ' Fransızcada en uzun kelimedir.