Examples of using "يعرفون٬" in a sentence and their turkish translations:
Onlar ne yaptığımızı biliyorlar.
Onlar Tom'u tanıyorlar.
Adresimi bilmiyorlar.
Lütfen bilimin b sini bilmeyen insanlar bir şeyler bildiğini zannedip konuşmasın ya
yağmurun ne zaman yağacağını önceden biliyorlar
ama bir şekilde bunu biliyorlar
Hatta sebebini bile bilmiyorlar.
Klitoris ile ne yapacaklarından çok da emin değillerdi.
bunu bilmeyenler şunun için sürüyor
Onun onu sevdiğini herkes bilir ve karşılıklı olarak.
onları manipüle ettiğimden bihaber olarak seçtiğini keşfettik.
altındaki bölgeden haberleri dahi yok
fakat insanların bu yapıdan haberi yok
Çoğu insan Samuel Pierpont Langley hakkında bir şey bilmiyor.
bilmeyenler için şöyle anlatayım bir yuvarlak olur
Ben biliyorum, onlar biliyor. Bunu niye gereksiz yere uzatayım?
Sözcükleri bilseler de bilmeseler de, bizim geri durduğumuz,
Sanki korkmaları gerektiğini bilseler de
Silisyalı Ermeni ve Frank birlikleri öncülerdi ve alanı bildikleri için
Borsayla uğraşan insanlar bilir. Bu neredeyse imkansızdır.
Fransızcaya aşina olmayanlar için Seviye 1'leri vardı
Romalıların henüz bilmediği şey ise doğrudan bir pusunun içine yürümüş olmalarıydı.
Bence bu aile hafızasına dayanıyor ve okuyamayan ve yazamayan insanların çoğu zaman