Translation of "المطر" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "المطر" in a sentence and their turkish translations:

المطر رائع.

Yağmur harika.

توقّف المطر.

- Yağmur durdu.
- Yağmur kesildi.

تحب المطر ، صحيح؟

- Yağmuru seviyorsun, değil mi?
- Yağmurdan hoşlanıyorsun, değil mi?

أصبح المطر ثلجاً.

Yağmur kara dönüştü.

استمر المطر أسبوعاً.

Yağmur bir hafta sürdü.

تأخرت بسبب المطر.

Yağmurdan dolayı geç kaldım.

أفسد المطر نزهتنا.

Yağmur pikniğimizi mahvetti.

أخيراً توقف المطر.

Sonunda yağmur durdu.

هي تحب المطر.

- O yağmurdan hoşlanır.
- O, yağmurdan hoşlanır.

- تأجلت رحلتهم بسبب المطر.
- أُجلت رحلتهم بسبب هطول المطر.

Yağmur nedeniyle gezileri ertelendi.

‫ينبئ الطقس بهطول المطر.‬

Ufukta, yağmur yağacağına dair belirtiler var.

يعرفون متى سيمطر المطر

yağmurun ne zaman yağacağını önceden biliyorlar

هم محميون من المطر

yağmurdan korunuyorlar

فجأة بدأ المطر بالهطول.

Aniden yağmur yağmaya başladı.

استمر المطر خمسة أيام.

Yağmur beş gün sürdü.

استمر المطر ثلاثة أيام.

Yağmur üç gün sürdü.

نحن نحتاج إلي المطر.

Yağmura ihtiyacımız var.

تغير المطر إلى ثلج.

Yağmur kara dönüştü.

سوف يتوقف المطر قريبا

Çok geçmeden yağmur duracak.

ويختبئون تحت الأوراق قبل المطر

ve yağmurdan önce yaprakların altına gizlenerek

وعلاوة على ذلك كيفية المطر

ve üstelik nasıl yağmuru daha önceden

لنذهب فور ما يتوقف المطر.

Yağmur durur durmaz gidelim.

استمر المطر بالهطول طوال اليوم.

Yağmur bütün gün devam etti.

أُجلت رحلتهم بسبب هطول المطر.

Yağmur nedeniyle gezileri ertelendi.

خرجنا بالرغم من هطول المطر.

Biz yağmura rağmen dışarı çıktık.

شيء مثل سحابة المطر التي نعرفها؟

bizim bildiğimiz yağmur bulutu gibi bir şey mi?

ليس السكر ولكنهم لا يحبون المطر

şeker değil ama yağmuru sevmiyorlar galiba

استمر المطر بالهطول لمدة أربعة أيام.

Yağmur dört gün sürdü.

لنلعب كرة القاعدة حين يتوقف المطر.

Yağmur durduğunda beyzbol oynayalım.

انتظر حتى يتوقف المطر عن الهطول.

Yağmur duruncaya kadar bekle.

تأخرنا على المدرسة بسبب المطر الغزير.

Şiddetle yağmur yağdığı için okula geç kaldık.

لقد توقف المطر, لذا يمكننا البدء.

Yağmur dindiğine göre başlayabiliriz.

منعنا المطر الغزير من الذهاب للصيد.

Şiddetli yağmur balık tutmaya gitmemizi engelledi.

بينما كنت أمشي بدأ المطر بالهطول.

Ben yürürken, yağmur yağmaya başladı.

لم يهطل المطر هنا خلال الإسبوعين الماضيين.

Son iki haftadır burada yağmur yok.

لم أستطع أن آتي بسبب المطر الغزير

Şiddetli yağmur nedeniyle gelemedim.

وعلى عكس تساقط الثلج، تساقط المطر يذوب الثلج.

ve karın aksine yağmur buzu eritir

هنا المطر الإشعاعي الكوني القادم من هذه الشمس

işte bu güneşten gelen kozmik radyasyon yağmurlarını

أحب كيف يصبح الهواء عليلا بعد نزول المطر.

Yağmur yağdıktan sonra havanın çok taze ve temiz olması durumunu seviyorum.

كان يجب أن لا ألعب خارجاً في المطر

Yağmurda dışarıda oynamamalıydım.

- هطل الكثير من المطر هذه السنة.
- أمطرت بكثرة هذا العام.

Bu yıl çok yağmur vardı.