Examples of using "نشاهد" in a sentence and their turkish translations:
Kahramanımızı izliyorduk,
TV izlemeyelim.
hemen televizyon başına geçip bu şekilde izlerdik
Bir şovun bütün sezonlarını bir gecede izliyoruz.
NHH: Bu teknolojinin kullanıldığını küresel çapta da görüyoruz
Bu videoyu izlediğimizde vücudumuzda biraz yorgunluk hissedebiliriz