Examples of using "نشعر" in a sentence and their turkish translations:
kendimizi mutlu hissederiz.
Süperiz.
biz çok hissetmiyoruz
Utanıyoruz veya suçlu hissediyoruz.
kim, ne ve nerede olduğumuza dair
Bize öyle gelmiyor
bir sistemin parçalarıyız.
İkiyüzlü gibi hissedebiliriz.
biz bir soğuk algınlığı yaşıyoruz ciğerlerimizi üşütüyoruz
ama artık özgür hissettiriyor
Hissetme biçimimizi değiştirmeliyiz.
çünkü negatif bilgi kötü hissettirir
Önümüzde yolculuktan tamamen bunalmış
Aramızdaki bağlantıyı hissedebiliriz.
solar fırtınaları biz çok hissetmiyoruz
RH: İnsanları mutlu etmekten oldukça zevk alıyoruz,
Kimlikleri veya inançları yüzünden
Yani aynı anda hayal kırıklığı ve öfkeyi hissedebiliriz.
çünkü kendimizi ait değilmiş ve hak etmiyormuş gibi hissediyoruz.
Bu havayı bu odada da hissedebilirsiniz,
Bu videoyu izlediğimizde vücudumuzda biraz yorgunluk hissedebiliriz
Gerçekten de her yönden daha güvenli bir hâle geldik.
istemediğimiz şey sadece; duyguyu bize bildiren bedensel hislerdir.
günün sonunda bu dünyada yalnız hissetmemenin bir yolunu bulmak
Duygusal bir şey hissetmek istemediğimizden değil.