Translation of "نشعر" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "نشعر" in a sentence and their turkish translations:

نشعر بالسعادة.

kendimizi mutlu hissederiz.

نشعر بالحرارة

Süperiz.

لا نشعر بالكثير

biz çok hissetmiyoruz

نشعر بالحرج أو الذنب.

Utanıyoruz veya suçlu hissediyoruz.

عندما لا نشعر بالرضا عن

kim, ne ve nerede olduğumuza dair

لا يجعلنا نشعر أنه كذلك،

Bize öyle gelmiyor

‫يمكننا أن نشعر بالروابط بيننا.‬

bir sistemin parçalarıyız.

قد نشعر بشيء من النفاق.

İkiyüzlü gibi hissedebiliriz.

نحن نشعر بالبرد ، ونبرد رئاتنا

biz bir soğuk algınlığı yaşıyoruz ciğerlerimizi üşütüyoruz

لكن هذا الأمر جعلنا نشعر بالحرية،

ama artık özgür hissettiriyor

نحتاج أن نغير الطريقة التي نشعر بها.

Hissetme biçimimizi değiştirmeliyiz.

لأن المعلومات السلبية تجعلنا نشعر بشكل سيء

çünkü negatif bilgi kötü hissettirir

نشعر بأننا غارقون في الرحلة التي أمامنا،

Önümüzde yolculuktan tamamen bunalmış

‫يمكننا أن نشعر بالانكسار‬ ‫ونافذة الإغلاق لشفائه.‬

Aramızdaki bağlantıyı hissedebiliriz.

العواصف الشمسية التي لا نشعر بها كثيرًا

solar fırtınaları biz çok hissetmiyoruz

ر.ه: نحن نشعر بالاستمتاع عندما نجعل الناس سعداء،

RH: İnsanları mutlu etmekten oldukça zevk alıyoruz,

الكره الذي نشعر به نحو مجموعة من الأشخاص

Kimlikleri veya inançları yüzünden

مثلاً، يمكن أن نشعر بالإحباط والغضب في وقت واحد

Yani aynı anda hayal kırıklığı ve öfkeyi hissedebiliriz.

لأنّنا نشعر بعدم الانتماء وبأنّنا لا نستحق أيّ شيء.

çünkü kendimizi ait değilmiş ve hak etmiyormuş gibi hissediyoruz.

هذا الهواء، يمكننا أيضاً أن نشعر فيه في هذه الغرفة

Bu havayı bu odada da hissedebilirsiniz,

عندما نشاهد هذا الفيديو ، قد نشعر ببعض التعب في أجسامنا.

Bu videoyu izlediğimizde vücudumuzda biraz yorgunluk hissedebiliriz

في الواقع ، لقد أصبحنا نشعر بالأمان أكثر حيال جميع الطرق تقريبا.

Gerçekten de her yönden daha güvenli bir hâle geldik.

لكننا لا نريد فقط الأحاسيس الجسمانية التي تجعلنا نعرف ما نشعر به

istemediğimiz şey sadece; duyguyu bize bildiren bedensel hislerdir.

إيجاد طريقة، في نهاية المطاف، لئلا نشعر أنّنا وحيدون في هذا العالم،

günün sonunda bu dünyada yalnız hissetmemenin bir yolunu bulmak

هذا لا يعني أننا لا نريد أن نشعر بشيء ما عن طريق العاطفة

Duygusal bir şey hissetmek istemediğimizden değil.