Examples of using "مغطاة" in a sentence and their turkish translations:
yok olacağını düşünmek beni dehşete düşürdü.
- Zemin kanla kaplanmıştı.
- Yer kana bulandı.
Sivri dağlar kar ile kaplandı.
içeride bulunan işlemeler ince bir sıva ile kapatıldı
Ayasofya neredeyse mermer ile kaplı diyebiliriz