Examples of using "لأنهم" in a sentence and their turkish translations:
Çünkü boş proje olarak görüyorlardı
ailesine bakma gibi erkeklere yakıştırılan idealleri
çünkü ya bunu bizzat tecrübe etmişlerdi
çünkü onlar bize sihirli bir şeyler öğretmek için buradalar
çünkü öldükten sonraki yaşama inanıyorlar
sınavlarda başarısız oldukları için.
Çünkü evlerinde boşanmış bir kız istemiyorlardı,
cesaret edemiyorlar, çünkü mümkün olduğuna inanmıyorlardı.
acı çekiyor hatta ölüyorlar.
Çünkü onlar sosyal medya kullanmıyorlar
çünkü onlar da çok ağır kayıplar verdiler.
Çünkü algoritmanın işini de kolaylaştırmak istediler.
çünkü hata olduğunu düşünüyorlar ve bu önemli değil.
Çoğu, okulu bırakıyor çünkü endişe içindeler;
çünkü televizyonda o halkı görüyorlar
umudu kesen ve bu nedenle de çabalama arzularını yitiren
kolektif hareketler planladıkları için işlerinden olacaklar.
İhtiyaç duydukları eğitimi alamayacaklarından korkuyorlar.
İlerlemenin sonuçlarından nefret etmiyorlar ama.
İtalya'nın uygulaması yanlış ki zaten bu durumdalar
''Onlar hergün hastalarla uğraştığı için.'' dedi.
ihtiyaç duydukları becerileri edinemediklerini söylüyorlar.
Silisyalı Ermeni ve Frank birlikleri öncülerdi ve alanı bildikleri için
Kendi cinsinden birini sevdiği için el ele özgürce sokaklarda yürüyemediği hâlde
bedenlere ve değerli eşyaların tekrar kullanılacağını düşündükleri için onları korumaları gerekiyor inançlarına göre