Translation of "قاتلة" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "قاتلة" in a sentence and their turkish translations:

فيضانات قاتلة،

azılı seller,

وبالنسبة للبعض ، أصبحت الأعراض قاتلة.

Ve bazıları için bu durum ölümcül oluyordu.

‫فإنه يعلم أنها ليست قاتلة بالفطرة.‬

ve katil doğmadıklarını biliyor.

‫يمكن لهذه العقارب الصغيرة أن تكون قاتلة.‬

Bu akrepler ölümcül olabiliyor.

تمّ الحكم على سامي بالإعدام بحقنة قاتلة.

Sami zehirli iğneyle ölüme mahkum edildi.

أصيب بجروح قاتلة ، وقد تم نقله من حقل.

Ölümcül yaralı, alan.

- بيتي قتلت أمك.
- أمك قتلتها بيتي.
- بيتي قاتلة أمك.

- Betty, senin anneni öldürdü.
- Betty, sizin annenizi öldürdü.

‫أُبلغ عن 176 هجوماً من قبل الفهود،‬ ‫9 منها كانت قاتلة.‬

176 pars saldırısı kaydedilmiş, dokuzu ölümcülmüş.

‫يمكن للدغة الأفعى المجلجلة أن تكون قاتلة،‬ ‫لذا يجب أن نتوخى الحذر.‬

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

‫يمكن للدغة الأفعى المجلجلة أن تكون قاتلة. ‬ ‫لذا يجب أن نتوخى الحذر.‬

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

‫يمكن للدغة الأفعى المجلجلة أن تكون قاتلة.‬ ‫لذا يجب أن نتوخى الحذر.‬

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

‫يجب بالتأكيد أن ألزم الحذر،‬ ‫لأنه يمكن للخفافيش ‬ ‫أن تنقل فيروسات قاتلة بعضة واحدة.‬

Kesinlikle çok dikkat edilmeli çünkü yarasalar tek ısırıkla ölümcül virüsler bulaştırabilirler.

‫في هذا الكهف، أنت المسؤول. اتخذ القرار.‬ ‫يمكن للدغة الأفعى المجلجلة‬ ‫أن تكون قاتلة. لذا يجب أن نتوخى الحذر.‬

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

‫هذا الحيوان الثدي الضخم الذي يصل طوله‬ ‫إلى متر ونصف ووزنه إلى 100 كلغ قوي جداً‬ ‫وقادر تماماً على التسبب بجروح قاتلة.‬

1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.