Examples of using "عمود" in a sentence and their turkish translations:
Leyla cemaatin bir direğiydi.
Örneğin, Marie Watt'ın ''Battaniyeden Totem Direği''
Takip eden 3 gün boyunca yürüyüş bir engelle karşılaşmadı.
Manevra ve saldırı için, birlikler genelde sütun formasyonunu alırdı.
Bu meşaleler sürüsünün düşman askeri olmadığını bilemediler. Bunlar Kartacalı kamp sivilleri...
- Sami toplulukta bir direkti.
- Sami toplulukta önemli bir kişiydi.
- Sami cemaatte önemli bir kişiydi.