Examples of using "ثوان" in a sentence and their turkish translations:
Birkaç saniye izledik,
Batı medenıyeti ise yalnızca birkaç saniye yaşamış olurdu.
kraliçe karınca ise, bir kaç saniyede bir süreli yumurta üretir
Saniyeler içinde, uzay aracı bir çöp yakma fırını haline geldi.
Neler olduğunu anlamam birkaç saniye sürdü.
Ve boş boş etrafına bakındığını o birkaç saniyelik sürede bunların olduğunu söylüyor
O, on saniyeden daha az bir süre içinde yüz metre koşabilir.