Examples of using "تتحرك" in a sentence and their turkish translations:
Kımıldama.
Ama geceleri... ...hareket hâlindedirler.
En iyisi devam etmek.
aynı kıtalar gibi onlar da hareket ediyor
Salyangozlar yavaş hareket eder.
Sakın kımıldamayın.
Harekete geçmek mi istersiniz?
manyetik kutuplar yer değiştirdiğinde
Ancak çoğu zaman hızlı hareket ederler.
Top aniden ağır çekimde göründü
ve yine seri ve hızlı hareket ettiği için
fakat metrelerce yüksekliğe taşınıyor
Oort bulutunun içerisinde kuyruklu yıldızlar hareketli halde geziyor
İstediğin şeye göre davranmayı seçebilir
Dünya'da bazen bazı şeyler yavaş hareket edebilir.
Bu partiküllerin rüzgar, yağmur, nem gibi baskılara rağmen
Yani tüm solunum süresince hareket ediyor,
Ancak her şey hızla doğru yöne ilerliyor.
Eğer bu parçacıklar hızlı ilerliyorsa
gözleriniz hızlı ve random bir şekilde sağa sola hareket ediyor ve
şimdi Anadolu levhası batıya doğru yılda 2,5 cm ilerliyor
Küme, gün batımında ağaçlara tırmanarak zemindeki avcılardan kaçınıyor.
Güneşi görebilseydim gittiği yönü de görürdüm
Güneşi görebilseydim gittiği yönü de görürdüm
yeniden yetiştiren doğa gibi yenileyici.
Afrika levhası ise kuzeybatı yönüne doğru yılda 1,5 cm ilerliyor
Böyle tünellerde ilerlerken kaybolmak hiç eğlenceli değildir.