Translation of "بأننا" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "بأننا" in a sentence and their turkish translations:

ثم يمكننا القول بأننا نتأمل،

ve meditasyon yapıyoruz diyebiliriz.

علينا الاعتراف بشجاعة بأننا أخذنا الكثير.

Çok fazla aldığımızı itiraf etmek için cesarete sahip olmalıyız.

أن ندرك بأننا في قبضة الموت؟

kontrolümüz olduğumuzu düşünmek gayet normal değil mi?

والذي ندعي بأننا نريدهم أن يرونا إياه.

onları ayıplıyor ve sorunu kötüleştiriyoruz.

نشعر بأننا غارقون في الرحلة التي أمامنا،

Önümüzde yolculuktan tamamen bunalmış

أعلم بأننا نعيش الآن في مجتمع رأسماليّ،

Kapitalist bir toplumda yaşadığımızı

والإعتراف بأننا الآن نعيش في عالم ماوراء الحقيقة

Ve hakikat ötesi bir dünyada yaşadığımızı kabul etmemiz

- لنتخيل أننا مخلوقات فضائية.
- لنتظاهر بأننا مخلوقات فضائية.

Uzaylı numarası yapalım.

ومن الذي يقول بأننا سنبقى شركة صغيرة إلى الأبد؟

Sonsuza dek küçük kalacağımızı kim söyleyebilir?

يجب أن تدرك بأننا لن نستطيع تقديم يد العون.

Sana yardım edemeyeceğimi anlamalısın.

"تذكير للجميع، بأننا لا نعيش فى وقت طبيعى الآن"

Şu anda normal zamanlarda olmadığımızı herkese hatırlatmak.

وهي مؤثرة لأن تجربتنا في الشعور بأننا قديرون في العالم

Önemliler çünkü; dünyada, hayatta bir gücümüz olduğunu hissetmek

لم يكن أحد يعلم بأننا نعمل على حل هذه المشكلة

Bu problem üzerinde çalıştığımızı bilen yoktu

التي تنكر بأننا متزامنون مع الإيقاع الحيوي لأمور الحياة المتكررة.

biyolojik ritimle eş gitmeyi

نعلم بأننا إن لم نستطع أن نحظى بديموقراطية في الولايات المتحدة،

Amerika Birleşik Devletleri'nde bir demokrasi olmazsa

ولكن أنا ايضا اعتقد بأننا يجب أن نأخذ هذا المفهوم على نطاق أوسع.

Ayrıca, bu kavramı daha geniş ölçüde düşünebileceğimizi düşünüyorum.

على الرغم من أننا نؤمن ببعض القضايا من خلال محاولة عدم التهاون بأننا جيدون،

bazı konularda iyi olduğumuza kibirli olmamaya çalışarak inanmış olsak da,

ولا بد أن تكونوا على علم بأننا لا نريد من جيشنا أن يبقى في أفغانستان ولا نسعى لإقامة قواعد عسكرية هناك

Yanlış yapmak yok: Biz birliklerimizi Afganistan'da tutmak istemiyoruz. Biz orada askeri üs aramıyoruz.