Translation of "المادة" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "المادة" in a sentence and their turkish translations:

بنوعين مختلفين من المادة المظلمة.

iki temsili evren örneğini görüyorsunuz.

‫هل ترى هذه المادة التي بالداخل؟‬

İçindeki şeyleri görüyor musunuz?

قد يكون البحث عن المادة المظلمة

Karanlık madde arayışı

أصبحت أحب هذه المادة أكثر من قبل.

artık bu konuya daha önce hiç olmadığım kadar aşıktım.

ولكن دون التشديد على متطلبات دراسة هذه المادة،

fakat lisans ders içeriklerinin gereksinimleri yetersiz,

الآن، ماذا يحدث لو لم تُوجد المادة المظلمة؟

Peki karanlık maddeniz yoksa ne olur?

إذا كانت جزيئات المادة المظلمة تتحرك بسرعة شديدة،

Eğer bu parçacıklar hızlı ilerliyorsa

"ما هي المادة المفضلة لك؟ ماذا تريدين أن تعملي؟"

''En sevdiğin ders hangisi? Ne yapmak istersin?''

لذلك عندما أضع تلك المادة أو الدعامة في الجسم،

Yani ben vücuda yeni bir materyal yerleştirdiğimde

لذلك، نعتقد أن كل المادة خُلقت في ذلك الوقت.

Ve bu sebeple maddenin hepsinin o sırada oluştuğunu düşünüyoruz.

يعتقد معظم الفيزيائيين أن المادة المظلمة تتكون من جزيئات،

Çoğu fizikçi karanlık maddenin atom altı parçacıklara çok benzeyen

وتشكل هذه المجرات دليلًا كبيرًا على خصائص المادة المظلمة.

Ve bu ufaklıklar karanlık madde açısından önemli ipuçları.

قد يكون جزيء المادة المظلمة صغيرًا كأصغر الجزيئات دون الذرية،

En küçük atomaltı parçacığı kadar ufak olabilir

بغض النظر عن إيجاد جزيء المادة المظلمة في أي وقتٍ قريب،

Bu parçacığı yakın zamanda bulup bulamayacağımıza bakmaksızın

كان يتحدث عن حرية المرأة وما شابه ولكن المادة الأولى مثيرة جداً.

Kadınlara serbestlikten falan bahsediyor ama ilk madde çok ilginç.

لذا فيمكنني أن أخفض المادة الدوائية من جرعة الكومادين، ومن الدم الرقيق.

o yüzden bir kan inceltici olan Coumadin mikro ilaç dozajını azaltıyorum.

وتوضح لنا هذه الخريطة كل المادة الواقعة في هذه المنطقة من السماء،

Bu harita bize, gökyüzünün bu bölgesinde