Translation of "الدخل" in Turkish

0.008 sec.

Examples of using "الدخل" in a sentence and their turkish translations:

التي ستولد الدخل والوظائف،

gelir ve istihdam yaratacak

الإيجارات القديمة كانت حول الدخل غير المكتسب.

Klasikler için kira, kazanılmamış gelirle ilgiliydi.

وفي تفاوت الدخل وفي اللاجئين وفي العرق.

gelir eşitsizliği, mülteci sorunu, ırkçılık gibi konularda

حيث، بشكل متزايد، حصة من الأرباح وصافي الدخل

ve orada giderek artan biçimde, hisse kârları ve net gelirler

كنا ندفع الكفالات لمحدودي الدخل من قاطني مدينة نيويورك،

New York City'den düşük gelirli insanların kefaletini ödüyoruz

اقتصاديةً لرفع الدخل العام جاءت خطة الامارات لعام الفين وواحد

için ekonomik planlar tasarlarken , BAE'nin 2000 yılı planı

‫وهي تنتج 60 إلى 80 في المائة‬ ‫من المواد الغذائية في البلدان ذات الدخل المنخفض ،‬

Kadınlar dünyanın birincil çiftçileridir.

‫وتقول مائتان وأربعون مليون امرأة في البلدان المنخفضة الدخل أنهن يرغبن في اتخاذ قرار بشأن الحمل‬ ‫ومتى يصبحن حاملاً ،‬

Düşük gelirli ülkelerde 240 milyon kadın gebe kalmak isteyip istemediğine