Translation of "الأغصان" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "الأغصان" in a sentence and their turkish translations:

وتعانق مع الأغصان والفروع

Ağaçları sarmalaması

‫ماذا تعتقد؟ الطين أم الأغصان؟‬ ‫القرار لك.‬

Ne düşünüyorsunuz? Çamur mu, dal mı? Karar sizin.

‫حسناً، الآن لنلق بهذا...‬ ‫فوق أحد الأغصان.‬

Tamam, şimdi bunu bir dalın üzerine atacağız.

‫أو أستخدم الأغصان وأوراق الشجر‬ ‫وأحاول إخفاء هيئتي.‬

Ya da dalları kullanarak kendi şeklimi değiştirmeye çalışırım.

‫كل ما أفعله هو تجديل...‬ ‫كل هذه الأغصان.‬

Aslında yaptığım tek şey bu dalları birbirine sarmak.

‫ضع هذه في الأغصان اللينة‬ ‫وعندئذ سيصبح لدينا نار.‬

Sonra bunu yumuşak çalıların arasına sokacağız ve ateşimiz yanacak.

‫كل ما أفعله هو أنني أقوم بتجديل‬ ‫كل هذه الأغصان.‬

Aslında yaptığım tek şey bu dalları birbirine sarmak.

‫تريد أن تعيش كمجموعة‬ ‫بين الأغصان بعيداً عن الحيوانات المفترسة.‬

Bir topluluk hâlinde ağaçlarda ve avcılardan uzakta yaşarlar.

‫وما تستطيع عمله هو لشيء مذهل‬ ‫بالقليل من الأغصان وبعض حبال المظلات.‬

Birkaç dal ve bir paraşüt ipiyle yapabilecekleriniz inanılmazdır.

‫فجأة، بدأ واحد من أضخم قرود "آسيا" الناجين‬ ‫برمي الأغصان على "سكاورفيلد" ومرشده.‬

Asya'nın hayatta kalan birkaç büyük maymunundan biri, birden Scourfield ve rehberine dal fırlatmaya başladı.