Examples of using "آكل" in a sentence and their turkish translations:
- Ben bir elma yiyorum.
- Bir elma yiyorum.
- Elma yiyorum.
ye neymişim
Ekmek yerim.
Elma yiyorum.
Ben yemeye başladım.
Ekmek yiyorum.
Bunu nasıl yemeliyim?
Yiyip içiyorum.
Elmayı yiyeceğim.
Yemiyorum.
Ben meyve yemem.
O yemek yiyor, ben de yiyorum.
Ne yersen onu yerim.
- Ben bir elma yiyorum.
- Bir elma yiyorum.
- Elma yiyorum.
- Yemek yiyemiyorum.
- Yiyemem.
Peynir yemek istiyorum.
Ben sadece et yerim.
Ben nadiren et yerim.
Bunu yiyebilirmiyim?
Asla et yemem.
Yemek yerken bir kitap okurum.
Ben hiç Çin yemeği yemedim.
Mango yemek istiyorum.
Kahvaltıdan beri bir şey yemedim ve ben çok açım.
Tomurcukları yememi mi seçtiniz?
- O pastayı yiyebilir miyim?
- Bu pastayı yiyebilir miyim?
- Bu keki yiyebilir miyim?
Bu gece dışarıda yemek istiyorum.
hayır yemedim sadece bir kere düşünün
Karpuz yemekten hoşlanırım.
Öğle yemeği yerken, telefon çaldı.
Doğruyu söylemek gerekirse bu sabahtan beri bir şey yemedim.
Tarih, 126 Himalayalı köylüyü yediği kaydedilen 19'uncu yüzyılda yaşamış bir kaçaktan,
Zaten yemiş olmasaydım, öğlen yemeğini sizinle beraber yemeyi çok isterdim.
bu otçul, herhangi bir düşmanı boynuzlayarak ve çiğneyerek öldürebilen
Ben öğle yemeği yerken telefon çaldı.