Translation of "Olayı" in Spanish

0.004 sec.

Examples of using "Olayı" in a sentence and their spanish translations:

Olayı çözdük.

Sabemos cómo hacerlo.

Ben olayı açıklayacağım.

Te contaré acerca del incidente.

Sonunda, olayı unuttu.

Finalmente, se le olvidó el incidente.

Tamam, olayı anladım.

Vale, pillo la idea.

Hipotalamusun olayı da şu;

Y esta es la cosa sobre el hipotálamo:

Bu olayı asla unutmadım.

Y nunca he olvidado ese incidente.

Olayı çözdüm, değil mi?

Lo resolví, ¿verdad?

Olayı oldukça iyi hatırlıyorum.

- Claro que recuerdo el incidente bastante bien.
- Realmente recuerdo el incidente bastante bien.

Bu olayı ebediyen hatırlayacağım.

Voy a recordar este incidente para siempre.

Bu olayı hiç unutmayacağım.

No olvidaré este incidente nunca.

O, olayı ayrıntılı olarak anlattı.

- Describió la escena en detalles.
- Él describió la escena con todo lujo de detalles.

Sana garip bir olayı anlatacağım.

Les voy a contar un caso curioso.

Ben bu olayı tahmin edemezdim.

- Yo no podía prever este evento.
- No podía prever este evento.

O çok ilgilenmeden olayı izledi.

Él observaba la escena sin mucho interés.

O, olayı ayrıntılı olarak açıkladı.

Él describió detalladamente el accidente.

Gelecek bahar üniversiteden mezun olayı umuyorum.

Espero sacarme el graduado universitario la próxima primavera.

İyi hatırladığın özel bir olayı seç.

Escoge un evento en particular que tú recuerdes.

Bir olayı gerçek hâliyle görme yeteneğimi kapatıyorum.

pierdo mi capacidad para ver la situación con claridad.

Makale şimdi unutulmuş bir olayı ima ediyor.

El artículo alude a un evento ya olvidado.

Bu seferki psikolojide "ilkinleme" denen bir olayı kullanmakta.

En este usaré lo que se llama "primado" en psicología.

Gece tırnak kesmenin olayı ise bir Şaman adetidir

El evento de corte de uñas en la noche es un número de chamán.

Olayı sanki daha dün olmuş gibi net hatırlıyorum.

- Recuerdo el evento tan claramente como si hubiera sido ayer.
- Recuerdo el evento tan claramente como si hubiera sucedido ayer.

Öyleyse her şeye neden olan ilk olayı destekliyorsunuz.

que por el acto inicial que causó todo?

Ve hızla devasa bir git gel olayı gibi sanki

y es como un gigantesco ir y venir

çünkü usta bize bütün filmlerinde güldürerek anlatmıştı bu olayı

porque el maestro nos dijo esto al reírse de todas sus películas

Onun sahneye ilk çıkışı mevsimin en büyük sosyal olayı idi.

Su debut fue el evento social más grande de la temporada.

1965 yılından bu yana o kasabada hiçbir adam kaçırma olayı bildirilmemişti.

Ningún rapto ha sido reportado en esa ciudad desde 1965.

- Asit yağmuru bir doğa olayı değildir.
- Asit yağmuru doğal bir fenomen değildir.
- Asit yağmuru doğal bir olay değildir.

- La lluvia ácida no es un fenómeno natural.
- La lluvia ácida no es ningún fenómeno natural.