Translation of "Arkadaşlar" in Spanish

0.011 sec.

Examples of using "Arkadaşlar" in a sentence and their spanish translations:

Arkadaşlar,

Chicos,

Sevgili arkadaşlar,

Queridos amigos,

Arkdaşlar, arkadaşlar.

Por favor, por favor --

Günaydın arkadaşlar!

¡Buenos días amigos!

Bravo, arkadaşlar.

Bravo, amigos míos.

- Siz arkadaşlar neden ayrıldınız?
- Neden ayrıldınız arkadaşlar?

¿Por qué rompisteis?

Pekala arkadaşlar, merhaba.

Bueno, amigos. Hola.

Arkadaşlar, büyüme zamanı.

Es hora de crecer, amigos.

Ne yapıyorsunuz arkadaşlar?

¿Qué estáis haciendo?

Kaç yaşındasınız arkadaşlar?

¿Cuántos años tenéis?

Acele edin arkadaşlar.

¡Apúrensen, muchachos!

Arkadaşlar ne içindir?

¿Para qué son los amigos?

Pazartesi görüşürüz arkadaşlar.

Os veo el lunes, chicos.

Sizi özlüyorum arkadaşlar.

Os extraño.

Biz arkadaşlar arasındayız.

Estamos entre amigos.

Siz arkadaşlar neredesiniz?

- ¿Dónde están?
- ¿Dónde estáis?

Biz arkadaşlar değiliz.

No somos amigos.

Siz arkadaşlar anlamıyorsunuz.

Muchachos, ustedes no entienden.

Güvenebileceğin arkadaşlar seç.

- Elegí amigos en los que puedas confiar.
- Elige amigos con quienes puedas contar.

Arkadaşlar zaman hırsızlarıdır.

Los amigos son ladrones de tiempo.

Onlar harika arkadaşlar.

Son grandes amigos.

Onlar çok yakın arkadaşlar.

Son muy buenos amigos.

Ben arkadaşlar ile konuştum.

Hablé con amigos.

Siz arkadaşlar iyi misiniz?

- ¿Están todos bien?
- ¿Están bien?
- Chicos, ¿están bien?

Siz arkadaşlar neler yaptınız?

¿En qué andan ustedes?

Siz arkadaşlar ağlıyor musunuz?

¿Estabais llorando?

Sanırım iyi arkadaşlar olabiliriz.

Creo que podríamos ser buenos amigos.

Siz arkadaşlar nerede yaşıyorsunuz?

¿Dónde viven?

Size gerçekten kızgınım arkadaşlar.

Amigos, estoy muy enfadado con vosotros.

Yeni arkadaşlar edinmek istemiyorum!

¡No quiero hacer nuevos amigos!

Siz arkadaşlar nereye gidiyorsunuz?

¿Adónde van ustedes?

Bugün arkadaşlar, yarın düşmanlar.

Hoy amigos, mañana enemigos.

Arkadaşlar şeyleri birlikte yaparlar.

Los amigos hacen cosas juntos.

Arkadaşlar birbirlerini yanaktan öptüler.

Las amigas se besaron la una a la otra en la mejilla.

Para arkadaşlar satın alamaz.

El dinero no puede comprar amigos.

Gençken arkadaşlar edinmek kolaydır.

Hacer nuevos amigos es fácil cuando eres joven.

Yanımda bazı arkadaşlar getirdim.

He traído a algunos amigos.

Biz iyi arkadaşlar olduk.

Nos hicimos buenos amigos.

Arkadaşlar, bir daire oluşturalım.

Amigos, hagamos un círculo.

Siz arkadaşlar gitmek zorundasınız.

Tenéis que ir.

Olivia ve Emma arkadaşlar.

Olivia y Emma son amigas.

İyi arkadaşlar yüzde birdir.

Amigos buenos, uno entre cientos.

Harika arkadaşlar olabileceğimizi düşünüyorum.

Creo que podríamos ser buenos amigos.

Mike ve Ken arkadaşlar.

Mike y Ken son amigos.

Arkadaşlar, komşular, aile ve topluluğumun

Amigos, vecinos, familiares, mi comunidad:

Bu kadar ciddiye almayın arkadaşlar

No lo tomen tan en serio chicos

Avukat ile ücreti paylaşıyorlarmış arkadaşlar

Amigos compartiendo la tarifa con el abogado

Tüm çalışanlar, arkadaşlar ve aileler,

el personal de apoyo, los amigos, la familia,

Hiç yeni arkadaşlar edindin mi?

¿Hiciste amigos nuevos?

Tamam, arkadaşlar, ev gitme zamanı.

Bueno gente, es hora de volver a casa.

Siz arkadaşlar ne kadar ödüyorsunuz?

¿Cuánto pagan ustedes?

Siz arkadaşlar gidin ve eğlenin.

Muchachos, id a pasarlo bien.

Siz arkadaşlar onları gördünüz mü?

¿Los habéis visto?

Tom ve Mary, John'la arkadaşlar.

Tom y Mary son amigos de John.

Tom ve Mary sadece arkadaşlar.

Tom y Mary son solo amigos.

John ve Peter ayrılmaz arkadaşlar.

John y Peter son amigos inseparables.

Tom ve Mary iyi arkadaşlar.

Tom y Mary son buenos amigos.

Tom ve Mary yakın arkadaşlar.

Tom y Mary son íntimos amigos.

Eski arkadaşlar benimle temasa geçti.

Viejos amigos me contactaron.

Kötü arkadaşlar kötü meyve taşır.

Los malos amigos producen mal fruto.

Siz arkadaşlar acıkmadınız, değil mi?

No tienes hambre, ¿verdad?

Yeni arkadaşlar edinmek istediğini söyledin.

Dijiste que querías hacer nuevos amigos.

Bazı meslek arkadaşlar dün 'A' derken

algunos amigos profesionales dicen "A" ayer

Hep birlikte toplum olarak bilinçlenelim arkadaşlar

Concienticemos juntos como sociedad, amigos

Küfür ederken arkadaşlar dikkatli olalım lütfen

Tengamos cuidado mientras juramos amigos por favor

İyi arkadaşlar seçmek bizim için önemli.

Es importante que elijamos buenos amigos.

Yeni arkadaşlar edinirsen , eski arkadaşlarını unutma.

Si tú haces nuevos amigos, no olvides a los viejos.

- Hazır mısınız?
- Siz arkadaşlar hazır mısınız?

- ¿Estáis preparados?
- ¿Estáis listos?
- ¿Están listos?
- ¿Están listos, chicos?

Mary ve ben iyi arkadaşlar olduk.

Mary y yo nos hicimos buenos amigos.

Arkadaşlar her zaman bir çözüm buluyor.

Los amigos siempre hallan una solución.

O, Boston'da onunla birlikte arkadaşlar edindi.

Ella se hizo amiga suya en Boston.

Sanırım bazı yeni arkadaşlar edinmemin zamanıdır.

Creo que es hora de hacer nuevos amigos.

Tom ve Mary çok iyi arkadaşlar.

Tom y Mary son muy buenos amigos.

Tom ve Mary çocukluklarından beri arkadaşlar.

Tom y Mary son amigos desde que eran pequeños.

Tom ve Mary, çok eski arkadaşlar.

Tom y Mary son muy viejos amigos.

Siz arkadaşlar beni arkadaşınız olarak düşünün.

Considérenme su amigo.

Arkadaşlar, sizde Boston resimleri var mı?

¿Tenéis las fotos de Boston?

Siz arkadaşlar Boston'dan fotoğraflara sahip misiniz?

¿Tenéis las fotos de Boston?

Onun kızı ve benim oğlum iyi arkadaşlar.

Su hija y mi hijo son buenos amigos.

Ben üniversiteye girdiğimden beri birçok arkadaşlar edindim.

Me hice de muchos amigos desde que entré a la universidad.

O çocuk oynamak için bazı arkadaşlar istiyor.

Este niño quiere amigos con los que jugar.

- Arkadaşlar bunun içindir.
- Dostlar bunun için vardır.

Para eso son los amigos.

Siz arkadaşlar bir şeyin kokusunu alıyor musunuz?

¿Ustedes huelen algo?

- Siz deli misiniz?
- Siz arkadaşlar deli misiniz?

- ¿Está usted loca?
- ¿Está usted loco?
- ¿Estáis tontos?

Tom ve Mary iyi arkadaşlar olarak kaldılar.

Tomás y María continuaron siendo buenos amigos.

Böylece birçok farklı ülkeden yeni arkadaşlar bulacaksın.

Así encontrarás amigos nuevos en muchos países distintos.

Arkadaşlar arkadaşlara sarhoş araba sürmelerine izin vermez.

Los amigos no permiten que sus amigos conduzcan borrachos.

Tom ve Mary uzun bir süredir arkadaşlar.

Tom y Mary fueron amigos por mucho tiempo.

- Mike ve Ken arkadaştırlar.
- Mike ve Ken arkadaşlar.

Mike y Ken son amigos.

Beni aktif ve sosyal tutan arkadaşlar için minnettarım.

Estoy agradecido por los amigos que me mantienen activo y social.

Siz arkadaşlar onların Tom'u pataklayacaklarını düşünmüyorsunuz, değil mi?

Vosotros chicos, no pensaréis que ellos le darían una paliza a Tom, ¿de verdad?

- Siz arkadaşlar Tom'u gördünüz mü?
- Tom'u gördünüz mü?

- ¿Habéis visto a Tom?
- ¿Ustedes vieron a Tom?

Arkadaşlar edinmek için bir Facebook hesabına ihtiyacım yok.

No necesito una cuenta de Facebook para tener amigos.

Ben arkadaşlar arasında çalışırım ve kitaplar arasında yaşarım.

Trabajo entre amigos, y vivo entre libros.

- Siz beyleri dinlemeyi seviyorum.
- Sizi dinlemeyi seviyorum arkadaşlar.

Yo amo escucharlos a ustedes muchachos.

İşte arkadaşlar bu videoda anlatmak istediğimiz şey de buydu

Entonces, chicos, esto es lo que queríamos explicar en este video.

- Onlar çabucak en iyi arkadaşlar oldular.
- Hemen kanka oldular.

Rápidamente se convirtieron en mejores amigos.