Translation of "Oldukları" in Portuguese

0.064 sec.

Examples of using "Oldukları" in a sentence and their portuguese translations:

Lütfen eşyalarımı oldukları gibi bırakın.

Por favor, deixe as minhas coisas como estão.

Tom şeyleri oldukları gibi seviyor.

O Tom gosta das coisas do jeito que são.

Japonların tanıdıkları kişilere karşı nazik oldukları fakat tanımadıklarına karşı oldukça soğuk oldukları söylenmektedir.

Dizem que os japoneses são gentis com quem eles conhecem mas extremamente frios com desconhecidos.

Bu, onların içinde yaşamış oldukları ev.

Aquela é a casa em que eles estavam vivendo.

Sen şeyleri ait oldukları yere asla koymazsın.

Você nunca põe as coisas de volta onde elas pertencem.

Saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

significa que podem lançar-se e atacar.

Ona her şeyi oldukları gibi kabul etmek öğretildi.

Ele foi ensinado a aceitar as coisas como elas são.

Çalışanlar hasta oldukları zaman, para kazanmak ve evde kalmak

Quando trabalhadores precisam escolher entre

Bu civardaki kızların ne kadar güzel oldukları hakkında hiçbir fikrin yok!

Você não sabe como as garotas daqui são bonitas!

Fransa'nın şaraba bağlı oldukları kadar bağlılar. Unutmayın ki bu dağlar arasında izole olmuş ve

o que a França é para o vinho. Não se esqueça, este é um país isolado

Sarmal hâline gelip kafalarını öyle geriye çekmeleri, saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

Quando puxam a cabeça para trás e recuam, significa que podem lançar-se e atacar.

Küçük kedi yavruları süt üretmeye teşvik etmek için annelerinin karnını ovarlar, bu yüzden yetişkin kediler seni ovduklarında bu seninle mutlu ve rahat oldukları anlamına gelir- tıpkı sen onların anneleriymişsin gibi.

Gatinhos filhotes amassam a barriga da mãe para estimulá-la a produzir leite, então, quando os gatos adultos amassam você, isso significa que eles estão felizes e à vontade com você - como se você fosse a mamãe deles.