Examples of using "Kirliliğini" in a sentence and their portuguese translations:
- Hava kirliliğini önlemek için önlemler almalıyız. - Hava kirliliğini önlemek için tedbirler almak zorundayız. - Hava kirliliğini önlemek için adımlar atmak zorundayız.
Temos que tomar medidas para prevenir a poluição do ar.
Bu şehirde hava kirliliğini azaltmak için ne yapabilirim?
Que posso fazer para reduzir a poluição do ar nesta cidade?