Translation of "Gözlerindeki" in Portuguese

0.004 sec.

Examples of using "Gözlerindeki" in a sentence and their portuguese translations:

Gözlerindeki yaşlarla ayağa kalktı.

Ela se pôs de pé com lágrimas nos olhos.

Senin gözlerindeki gözyaşlarını görüyorum.

Eu vejo lágrimas nos seus olhos.

Tom Mary'nin gözlerindeki gözyaşları gördü.

Tom viu as lágrimas nos olhos de Maria.

- Gözlerinin nesi var?
- Senin gözlerindeki sorun nedir?

O que há de errado com seus olhos?

O zamandan beri, gözlerindeki sonsuz gecede amaçsızca dolaştım.

Desde então, tenho vagado sem rumo na infinita escuridão dos teus olhos.

Gözlerindeki, ışığa duyarlı hücrelerden oluşan yatay hatla ufku tararlar.

Têm um conjunto de células recetoras que captam luz enquanto perscrutam o horizonte.