Translation of "Inanıyorum" in Polish

0.003 sec.

Examples of using "Inanıyorum" in a sentence and their polish translations:

- Sana inanıyorum.
- Size inanıyorum.

Wierzę ci.

Size inanıyorum.

Wierzę ci.

Öyle inanıyorum.

- Tak myślę.
- Tak uważam.

Ben Muhammed'e inanıyorum.

Wierzę w Mohameda.

Neden sana inanıyorum?

Czemu ci wierzę?

Ben ona inanıyorum.

Wierzę w to.

Bu hikâyeye inanıyorum.

Wierzę w tę historię.

Apandisitin olduğuna inanıyorum.

Wydaje mi się, że masz zapalenie wyrostka robaczkowego.

Düzenli egzersiz yapmaya inanıyorum.

Jestem zwolennikiem regularnej gimnastyki.

Ben o hikayeye inanıyorum.

Wierzę w tę opowieść.

Onun doğru olduğuna inanıyorum.

Mam nadzieję, że jest poprawne.

Ben onun hikayesine inanıyorum.

- Wierzę w jej opowieść.
- Wierzę w jej historię.

Bir sorun olduğuna inanıyorum.

Zdaje się, że tutaj jest problem.

Tom'un beni sevdiğine inanıyorum.

Wierzę, że Tom mnie kocha.

Uzaylıların var olduğuna inanıyorum.

Wierzę w istnienie kosmitów.

Ben şahsen haklı olduğuna inanıyorum.

Osobiście wierzę, że masz rację.

Ben bu öğretim yöntemine inanıyorum.

Wierzę w tę metodę nauczania.

Ben vaizin konuşamadığına inanıyorum "Amin."

Wydaje mi się, że ksiądz nie mógł powiedzieć "Amen."

Ben her şeyin iyi olacağına inanıyorum.

Wierzę, że wszystko będzie w porządku.

Senin hakkında bilmiyorum ama Tom'a inanıyorum.

Nie wiem, jak ty, ale ja wierzę Tomowi.

Affedersiniz. Onun benim koltuğum olduğuna inanıyorum.

Przepraszam, ale to chyba moje miejsce.

Öldükten sonra tekrar canlanmaya kuvvetle inanıyorum.

Mocno wierzę w reinkarnację po śmierci.

İnanan biriyim ve ölümden sonraki yaşama inanıyorum.

Jestem wierzący i wierzę w życie po śmierci.

Bu balığın bir tatlısu balığı olduğuna inanıyorum.

Sądzę, że to ryba słodkowodna.

Bunun senin için yapabileceğim tek şey olduğuna inanıyorum.

Myślę, że to jest jedyna rzecz, jaką mogę dla ciebie zrobić.

Mağaza sahibi "Lübnan için kodun 961 olduğuna inanıyorum" dedi.

"Wydaje mi się, że kod dla Libanu to 961" - powiedział właściciel sklepu.

- Mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Onun mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Bence o mümkün.
- Bunun mümkün olduğuna inanıyorum.

Myślę, że to możliwe.

- Mümkün olduğunu düşünüyorum.
- Bence o mümkün.
- Bunun mümkün olduğuna inanıyorum.
- Onun bir olasılık olduğunu düşünüyorum.

Myślę, że to możliwe.