Translation of "Cesaret" in Korean

İyilik için de cesaret gerekir.''

"친절은 용기를 필요로 합니다."

Ancak ilk aşama cesaret gerektiriyor.

그러나 첫 걸음에는 용기가 필요하죠.

Cesaret verici ancak birazcık şüpheciydi.

격려와 함께 약간의 우려도 있었어요.

Korku ve cesaret arasında gidip geliyordum.

두려움과 용기 사이를 넘나들면서요.

Ancak cesaret hakkında şöyle bir şey var:

용기에 대한 걸 하나 말씀드리자면

Cesaret olmazsa da bilinmeyene asla adım atamayız.

용기가 없다면, 미지의 세계에 발을 내딛지 못합니다.

Korku ve cesaret arasındaki denge bunun bir parçası.

고된 성찰과 노력의 결과입니다.

Hiçbiri neler olup bittiğine dair yorum yapmaya cesaret edemiyordu.

무슨 일이 벌어지고 있는지 누구도 감히 얘기하지 않았습니다.

CA: Ve cesaret, bunu temel bir değer olarak istiyorsunuz.

CA: 당신은 용기를 핵심적인 자질로 요구하는군요.

Kimse doktora karşı çıkmaya ne cesaret etmiş ne de bunu düşünmüş.

아무도 그 의사와 대립하지 않았습니다. 그럴 생각조차 안했어요.

Karanlığın hâkim olduğu saatlerde gidiş dönüş yapmak mümkün değil. Cesaret toplayıp ışığa göğüs germeliler.

‎어둠이 내린 몇 시간 만에 ‎다녀오기란 불가능한 거리라 ‎용감하게 빛 속으로 나섭니다