Translation of "Yemeğini" in Japanese

0.008 sec.

Examples of using "Yemeğini" in a sentence and their japanese translations:

Onlar yemeğini bitirdi.

彼らは食事を済ませた。

İtalyan yemeğini seviyor.

彼はイタリア料理が好きだ。

Öğle yemeğini bitirdik.

私達は、昼食を食べ終えた。

Amerikan yemeğini seviyorum.

私はアメリカの料理が大好きです。

Öğle yemeğini yedim.

私は昼食を食べた。

Akşam yemeğini erteleyelim.

食事は後回しにしよう。

Öğle yemeğini bitirmedim.

私はまだ昼食を終えていません。

İtalyan yemeğini severim.

- イタリア料理が大好きです。
- イタ飯大好き。

Japon yemeğini severim.

- 私は日本食が好きです。
- 和食が好きです。
- 日本の食べ物が好きなんです。

Akşam yemeğini zaten bitirdik.

もう、私たちは夕食を終えてしまった。

O, yemeğini yiyip bitirdi.

彼は食事をがつがつ食べた。

O, akşam yemeğini yedi.

彼女は食事をした。

Bugün öğle yemeğini getirdi.

彼は今日、お弁当を持って来た。

Ben akşam yemeğini pişirdim.

私、夕食を作ったのよ。

Akşam yemeğini yedin mi?

- もう夕食は食べましたか。
- 晩ご飯は食べましたか。

Annem öğle yemeğini hazırladı.

母は私たちの昼食のしたくをしていた。

Akşam yemeğini bitirdin mi?

夕食はお済みですか。

Akşam yemeğini amcamlarda yedik.

- 僕たちは叔父の家で食事した。
- 僕らは叔父さんのところで夕食を食べた。

Annem akşam yemeğini hazırlıyor.

- 母は夕飯の仕度をしている。
- 母さんなら夕飯の支度をしてるよ。

Yemeğin soğumadan yemeğini ye.

夕飯、冷める前に食べてよ。

Öğle yemeğini evde yedi.

彼女は家で昼食をとる。

Oğluma akşam yemeğini pişirttim.

息子に夕食を作ってもらった。

Şimdi akşam yemeğini yiyin.

- さあ、夕食を食べなさい。
- さあ、夕飯を食べて。

Lütfen akşam yemeğini bitir.

ごちそうをしっかり召し上がれ。

Akşam yemeğini yemedin mi?

あなたは夕食を食べていないんですか。

Öğle yemeğini bitirdin mi?

あなたはもう昼食をおえましたか。

Akşam yemeğini zaten bitirdim.

私はもう夕食を終えました。

Öğle yemeğini nerede yiyeceksin?

- 昼食はどこで食べるんですか。
- 昼ごはんどこで食べるの?

- Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.
- Annem akşam yemeğini hazırlamakla meşgul.

母は晩御飯の支度で忙しい。

Karım şimdi akşam yemeğini hazırlıyor.

- 家内は今、夕食の支度をしている。
- 妻は今、夕食の準備をしている。

Önceden akşam yemeğini yedin mi?

もう夕食を食べてしまったのか。

Öğle yemeğini yemeği bitirdin mi?

もうお昼は食べ終わったの?

Öğle yemeğini az önce bitirdim.

- ちょうど昼食を終えたところだ。
- ちょうど昼ご飯を食べ終わったとこだよ。
- 昼食が済んだとこだよ。

Aile, akşam yemeğini birlikte yedi.

その家族は一緒に夕食を食べた。

Annem, akşam yemeğini pişirmekle meşgul.

母は晩御飯の支度で忙しい。

Anne henüz akşam yemeğini pişirmedi.

母はまだディナーを料理していません。

Yemeğini bitirinceye kadar tatlı alamazsın.

全部食べないとデザート抜きですよ。

Bugün öğle yemeğini ben ödeyeceğim.

今日は私があなたの昼食代を支払いましょう。

Biz akşam yemeğini yedide yeriz.

私達は7時に夕食をとります。

Yemeğini iyi çiğnesen iyi olur.

食べ物はよくかむほうがよい。

Öğle yemeğini kahve ile bitirdi.

彼女は昼食の終わりにコーヒーを飲んだ。

Öğle yemeğini getirmek zorunda değilsin.

- 昼食は持ってこなくてもいいよ。
- 昼ごはんを持ってこなくてもいいです。

Az önce öğle yemeğini yedim.

いまお昼を食べたとこ。

Dün akşam akşam yemeğini pişirdim.

- 私は昨日夕飯を作った。
- 昨日は夕食を作った。

Oyalanma ve yemeğini çabucak bitir.

ふざけてないで早く食べてしまいなさい。

Akşam yemeğini saat yedide yiyeceğim.

私は七時に夕食を食べる。

Akşam yemeğini nasıl pişireceğimi biliyorum.

私はディナーの料理のしかたを知っている。

Akşam yemeğini ne zaman alırsın?

夕食は何時ですか。

O kendi lezzetli yemeğini yapar.

彼はご飯を作るのがうまい。

Ben sadece öğle yemeğini bitirdim.

- 私はちょうど昼食を食べ終えたところだ。
- ちょうど昼食を終えたところだ。

Öğle yemeğini yedin, değil mi?

お弁当食べたんでしょう。

Kendi öğle yemeğini okula getirebilirsin.

- 自分の弁当を学校へ持ってきてもよろしい。
- あなたは学校へ自分の弁当をもってきてよろしい。
- 学校にお弁当を持ってきてもいいですよ。

Akşam yemeğini yedi çeyrekte yiyorum.

私は夕飯を7時15分に食べます。

Annem akşam yemeğini hazırlamakla meşguldü.

母は夕食の準備をするのに忙しかった。

O, akşam yemeğini kendisi pişirdi.

夕食は彼女のお手製だった。

Öğle yemeğini erkek kardeşinle paylaş.

弁当を弟に分けてあげなさい。

Annem akşam yemeğini pişirmekle meşguldü.

母親は夕食を作るのに忙しかった。

O zaman akşam yemeğini pişiriyordu.

彼女はそのとき夕食を作っているところだった。

Benim için akşam yemeğini bekletmeyin.

私を待たないで夕食をはじめてください。

Ben öğle yemeğini öğleyin yerim.

- 私は正午に昼食を食べます。
- 私は正午に昼食をとる。

Bugün öğle yemeğini nerede yiyorsunuz?

今日どこで昼食する?

Tom öğle yemeğini zaten bitirdi.

- トムはもう昼食を食べた。
- トムはもうお昼ごはんを食べてしまった。
- トムは昼食をもう食べてしまっている。

Öğle yemeğini genellikle nerede yiyorsun?

お昼いつもどこで食べてるの?

Öğle yemeğini genellikle nerede yersin?

お昼いつもどこで食べてるの?

- Öğle yemeğini çabucak bitirip alışverişe gitti.
- Öğle yemeğini çabucak bitirdi ve alışverişe gitti.

彼女はお昼をすませ、買い物に出かけた。

O, tek başına akşam yemeğini hazırladı.

彼は自分で夕食の支度をした。

O öğle yemeğini bir kafeteryada yer.

彼はカフェテリアで昼食をとる。

Öğle yemeğini bitirdikten sonra dışarı çıktılar.

彼らはお昼をすませてから出かけた。

Saat ona kadar akşam yemeğini hazırlayabilirim.

十時までにはディナーの用意を終えているでしょう。

O öğle yemeğini pişirmeye yardım etti.

彼女は昼食の手伝いをした。

Öğle yemeğini nerede yiyeceğime karar veremiyorum.

- お昼ご飯を食べる場所が決めれないんだよ。
- どこでお昼ご飯を食べようか迷っちゃうな。

Cumartesi günü öğle yemeğini getirmeyi unutma.

土曜日に昼食を持ってくるのを忘れるなよ。

O, bugün onun öğle yemeğini getirdi.

彼女は今日、お弁当を持って来た。

Öğle yemeğini yemeyi az önce bitirdim.

私はちょうど昼食を食べ終えたところだ。

Biz akşam yemeğini bir restoranda yedik.

私たちはレストランで夕食をとった。

Akşam yemeğini ne zaman yiyeceğiz, Anne?

お母さん、夕食は何時ですか。

Öğle yemeğini dışarıda yemeğe ne dersin?

昼ご飯を食べに外に出ませんか。

Ben öğle yemeğini genellikle orada yerim.

普通はそこで昼食を食べます。

Japon yemeğini ilk kez mi yiyorsun?

日本料理は初めてですか。

Tom öğle yemeğini okul kafeteryasında yer.

トムは学校の食堂で昼ご飯を食べるよ。

Yalnız ayı, yemeğini kolay kolay teslim etmez.

‎争いが起こるのは必然だ

Ben, akşam yemeğini sizinle birlikte yemek istiyorum.

夕食を御一緒したいのですが。

Yemeğini içine çekmeyi kes. Daha yavaş yemelisin.

そんなガツガツ食べないで、もうちょっとゆっくり食べようよ。

Eve ilk varan akşam yemeğini pişirmeye başlar.

誰でも一番先に帰宅した者が夕食を作り始める。

Ben akşam yemeğini yedikten sonra dışarı çıkacağım.

- 夕食を済ませたら出かけるよ。
- 晩ご飯食べたら出かけるね。

Her kişinin kendi öğle yemeğini getirmesi beklenir.

昼食は各人が持ってくることになっています。

Öğle yemeğini bitirdikten sonra paten yapmaya gittik.

昼食をすませてから私達はスケートをしに行った。

Akşam yemeğini yemeden hemen önce köpeğimi beslerim.

私は晩ご飯の直前に犬にエサをやる。

Yemek israf etmeyi sevmediğinden akşam yemeğini bitirdi.

食べ物を粗末にしたくないので彼は全部食べた。

"Yılan yıldızlarının yemeğini çalması her zaman sorun olacak."

‎クモヒトデには ‎いつも獲物を奪われる

Öğle yemeğini yedikten sonra, dışarı çıkmak için hazırlandı.

昼食をとった後、彼女は出かける用意をした。

Biz haftada bir kez akşam yemeğini dışarıda yeriz.

私たちは週に一度外食する。

O akşam yemeğini bitirdikten sonra, romanı okumaya başladı.

夕食がすむと、彼はその小説を読みはじめた。

Yemeğini aç kurt gibi yeme. Daha yavaş yemelisin.

そんなガツガツ食べないで、もうちょっとゆっくり食べようよ。

Her tür Asya yemeklerini severim, özellikle Tay yemeğini.

私はアジア料理が好きですが、特にタイ料理が好きです。