Translation of "Posta" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Posta" in a sentence and their japanese translations:

Posta geldi.

郵便が届いた。

Posta kutusu nerede?

ポストはどこにありますか。

Posta ile gönder.

それを郵便で送ってくれ。

Soyguncular posta trenini mahvetti.

強盗が郵便列車をめちゃくちゃにした。

Fiyata posta ücreti dahildir.

価格には郵送料が含まれている。

Posta öğleden önce gelir.

郵便は昼前に来る。

Posta hizmetleri devlet tekelindedir.

郵政事業は政府の独占事業です。

Mektubunu posta kutusunda buldum.

あなたからの手紙が郵便受けに入ってたよ。

Posta grev yüzünden ertelendi.

郵便がストで遅れているんです。

E -posta adresim değiştirildi.

私のe—mailアドレスが変わりました。

E-posta adresini kaybettim.

あなたのメールアドレスをなくしてしまいました。

Anahtarı posta kutusuna koy.

鍵は郵便受けに入れといてね。

Posta ücreti ne kadar?

郵便料金はいくらになりますか。

Hiçbir şirket adı, telefon numarası, e-posta adresi, posta adresi yoksa,

企業名や電話番号、メールアドレス 住所などの記載がない場合

Onun mektubunu posta kutusunda buldum.

彼女からの手紙が郵便受けにはいっていた。

E-posta yoluyla iletişimi sürdürelim.

電子メールで連絡を取り合いましょう。

Lütfen ekspres posta ile gönderin.

速達で送ってください。

Posta yoluyla birbirleriyle iletişim kurarlar.

彼らは互いに文通している。

Ebeveynlerimle posta yoluyla bağlantı kuruyorum.

両親とは手紙のやりとりを続けています。

Posta kutusuna bir mektup attı.

彼はポストに手紙を入れた。

Sanırım arkadaşlarıma e-posta gönderirim.

友達にメールしようと思います。

Garip bir e-posta aldım.

- 気味の悪いeメールが来た。
- 気味の悪いeメールが来ました。
- 気味の悪いeメールが来たんです。

Posta, günde bir kez dağıtılır.

- 郵便は1日1回配達される。
- 郵便物は1日に1回、配達されます。

İşte benim e-posta adresim.

私のメールアドレスです。

E-posta adresini Tom'a verme.

トムに自分のメアド教えちゃダメだよ。

Babam posta kutusunu kırmızıya boyadı.

父は郵便受けを赤い色に塗った。

Bu posta yarın teslim edilecek.

この郵便は明日配達される。

- Bana e-posta adresini verir misin?
- Bana e-posta adresini söyler misin?

メアド教えてくれない?

- Bana Tom'un e-posta adresini söyle.
- Bana Tom'un elektronik posta adresini söyle.

トムのメアド教えて。

Binlerce mektup ve e-posta aldım.

何千通もの手紙やメールが届きました

Posta treni yangında postasının çoğunu kaybetti.

火災で郵便列車は郵便物の大半を焼失した。

Postanede, posta gideceği yere göre sınıflandırılır.

郵便局では、郵便は、行き先に応じて分類される。

Lütfen bunu taahhütlü posta ile gönderin.

これを書留でお願いします。

Lütfen mektubu posta kutusuna koymayı unutma.

手紙を忘れずにポストに入れてください。

Bir posta kutusu için etrafa bakındım.

- 僕はポストを探して辺りを見回した。
- 私はポストを探してあたりを見回した。
- ポストを探して辺りを見回した。
- ポストをあちこち探し回ったんだよ。

Bu sabah çok sayıda posta aldım.

- 今朝は郵便がたくさんきた。
- 今朝はたくさん郵便物を受け取った。

Pazar günü posta hizmeti var mı?

日曜日は郵便業務がありますか。

Tom, bana e-posta adresini söyle.

トム、メアド教えて。

Bunu taahhütlü posta ile göndermek istiyorum.

- これを書留でお願いします。
- これを書留で送りたいのですが。

Yakınlarda bir posta kutusu var mı?

- この近くにポストはありますか?
- この辺にポストってある?

Lütfen iptali e-posta ile onaylayın.

このキャンセル確認のe-mailをください。

Lütfen benimle posta yoluyla irtibata geçiniz.

手紙で連絡ください。

Tom'a uzunca bir e-posta yazdım.

トムに長いメールを書いた。

Bu eski posta pullarını nasıl elde ettiniz?

君はどうやってこの古い切手を手に入れたのか。

Sizinle e-posta ile sohbet etmek istiyorum.

メールであなたとおしゃべりがしたいわ。

Benim e-posta adresim aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

私のe—mailアドレスは下記に変わりました。

Yeni bir e-posta dergisine abone oldum.

新しいメルマガに登録しました。

Zaten destek bölümüne bir e-posta gönderdim.

もうサポートセンターにメールを送りました。

Tom'dan bu sabah bir e-posta aldım.

今朝トムからメールが来ました。

Girmiş olduğunuz e-posta adresi zaten kullanımda.

入力されたメールアドレスは既に使用されています。

Lütfen geçerli bir e-posta adresi giriniz.

有効なメールアドレスを入力してください。

Dikkatsizce bir yabancıya e-posta adresimi verdim.

知らない人にメアド教えちゃった。

Eğer fırsatınız olursa, posta kutunuzu kontrol edin.

時間があったらあなたのメールボックスをチェックしてみてください。

Tom'la e-posta yoluyla temas kurmak mümkün.

トムさんはメールで連絡できます。

- Yarından itibaren bu e-posta adresi adresi geçersiz olacak.
- Yarından sonra bu e-posta adresi geçersiz olacaktır.

このe—mailアドレスは明日からは使用不可能になります。

Size kısa sürede e-posta yazmadığım için üzgünüm.

もっと早くEメールしなくて、すみません。

Ben zaten destek bölümüne bir e-posta göndermiştim.

もうサポートセンターにメールを送りました。

Sana daha önce e-posta göndermediğim için üzgünüm.

もっと早くEメールしなくて、すみません。

Bay Wilder bana senin e-posta adresini verdi.

ワイルダー氏よりあなたのメールアドレスを伺いました。

Lütfen hata raporlarını aşağıdaki e-posta adresine gönderin.

バグ報告を下記のメールアドレスに送ってください。

Bu e-posta kayıtlı değil veya şifre yanlış.

メールアドレスが登録されていないか、パスワードが間違っています。

Dünkü e-posta için teşekkürler. Üzgünüm cevap vermedim.

昨日はメールありがとう。返せてなくてごめんね。

Eh, bana senin cep telefonunun posta adresini ver.

ねえ、携帯のメアド教えて。

Eve döndükten sonra posta kutusunda bir mektup buldu.

彼が帰宅すると郵便箱に手紙が入っていた。

- İşte e-posta adresim.
- İşte benim email adresim.

私のメールアドレスです。

Tom, Mary ile e-posta vasıtasıyla bağlantı kurabilir.

- トムは電子メールでメアリーと連絡を取ることができる。
- トムはEメールでメアリーと連絡を取ることができる。

- İşte benim e-postam.
- Bu benim e-mail adresim.
- Bu benim e-posta adresim.
- Bu benim e-posta adresi.

- 私のメールアドレスです。
- これが私のメルアドです。

Eğer bir süre evden uzak olursam, posta servisini bırakacağım.

もしある期間家を離れる場合は郵便の配達を止めてもらう。

Senin en son posta sipariş kataloğunu satın almak istiyorum.

メールオーダー用のカタログを購入したいと思います。

New York'un posta kodunun ne olduğunu bana söyleyebilir misiniz?

ニューヨークの郵便番号を教えていただけますか。

Bir arkadaşım ona bir posta kartı göndermemi rica etti.

友達がはがきをくれるように私に頼んだ。

Onu iyice kontrol ettikten sonra sana e-posta göndereceğim.

後でちゃんと調べてメールするわ。

Yarından itibaren bu e-posta adresi artık geçerli olmayacaktır.

- 明日から、このメールアドレスは無効になります。
- 明日から、もうこのメールアドレスは使えません。

Lütfen açık ve doğru bir şekilde posta adresi yazın.

郵便の宛名ははっきり正確に。

Bana e-posta ile daha fazla ayrıntı gönderir misin?

もしよかったらeメールでもっと詳細を送ってもらえますか?

Bana e-posta ile biraz daha bilgi gönderir misin?

もしよかったらeメールでもっと情報を送ってもらえますか?

Hadi, bana senin cep telefonunun e-posta adresini söyle.

ねえ、携帯のメアド教えて。

Bu cadde boyunca bir yerde bir posta kutusu var.

このとおりのどこかに郵便ポストがある。

Bu sabah benim için herhangi bir posta var mı?

けさは私に何か郵便来ていませんか。

Sana bir cevap vâât edemem ama bana posta gönderebilirsin.

返事は約束できないけどメールはしてくれていいよ。

Tabii ki, ne mal, ne de posta ücreti geri döndü.

もちろん品も、そして郵送料すらも返ってこなかった。

Benim e-posta yazmak için zamanım yok. Çalışma, çalışma, çalışma!

メールしてる暇などないのだ。勉強だ勉強だ勉強だー!

Lütfen [email protected] adresine boş bir e-posta mesajı gönderin.

[email protected] に空メールを送ってください。

- Bunu iadeli taahhütlü gönderirsem kaç gün sürer?
- Kayıtlı posta ile gönderirsem kaç günde teslim edilir?
- Takipli posta ile yollasam kaç günde ulaşır?

これを書留で送ると何日くらいかかりますか。

Bu, sizi adres değişikliğimden haberdar etmek için. Lütfen posta listenizi güncelleyiniz.

住所変更のお知らせです。住所録をお改めください。

Biz Tom'a telefonla ulaşamıyoruz, bu yüzden ona bir e-posta gönderiyoruz.

私たちは電話でトムに連絡を取ることができなかったので、メールを彼に送ってください。

O, telefona yanıt vermedi, bu nedenle ona bir e-posta gönderdim.

電話には出なかったからメールしておきました。

O, telefona cevap vermedi, bu yüzden ona bir e-posta bıraktım.

電話には出なかったからメールしておきました。

O telefona cevap vermedi, bu yüzden ona bir e-posta gönderdim.

電話には出なかったからメールしておきました。

Tom'u aramamayı tercih etmem. Ona bir e-posta yazmayı tercih ederim.

トムに電話はしたくないな。どちらかと言えばメールを書きたいかな。

Ben yaklaşık bir süre bir buçuk yılda 2,2 milyar istenmeyen e-posta gönderdim.

約1年半で約22億通の迷惑メールを送りました。

Önceki gün Tom'a bir e-posta gönderdim ama henüz ondan herhangi bir cevap almadım.

一昨日トムにメールしたのですが、まだ返事は来ていません。

O yaklaşık bir buçuk yıllık bir süre boyunca 2.2 milyar istenmeyen e-posta gönderdi.

約1年半で約22億通の迷惑メールを送りました。

Ben dikkatsizce e-posta adresini sildim ve onun için Yeni Zelandadaki Russel'den rica etmek zorunda kaldım.

私はうかつにもあなたのアドレスを消してしまって、ニュージーランドのラッセルに教えてもらうハメになった。

Eski bir arkadaşıma bir e-posta gönderdim. Son kez karşılaşmamız iki yıl önce olduğu için bir süre görüşmedik ve o zamandan beri birbirimizle temas kurmadık.Ondan henüz bir cevap yok. Endişelenmeye başlıyorum.

古い友人にメールを送った。ずっとご無沙汰していて、2年ほど前に一度接触したがまたすぐ連絡しないようになった。返事はまだ来ない。少しドキドキする。