Translation of "Yüzünden" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Yüzünden" in a sentence and their japanese translations:

Senin yüzünden.

あなたのおかげです。

Kısmen adalet yüzünden

その一因は惰性にあり

Plastik yüzünden ölüyor.

プラスチックに遭遇するだけで 死んでいます

Yağmur yüzünden evdeyiz.

雨に会いそうだ。

Fırtına yüzünden yoktum.

彼は嵐のため欠席した。

Grip yüzünden yataktaydım.

- 私はインフルエンザで寝てたんです。
- インフルエンザで寝込んでました。

Yağmur yüzünden gelemedim.

雨のために来られませんでした。

Kimlikleri veya inançları yüzünden

私たちは ある特定の集団に対して

Kar yüzünden tren çalışmadı.

雪のため列車は走れなかった。

Kar yüzünden okul kapalıydı.

雪のため学校は閉鎖している。

Onun yüzünden ter damlıyor.

汗が彼の顔からしたたり落ちてくる。

Kırık bacağım yüzünden yürüyemiyorum.

わたしは足の骨折のために歩けない。

Tom ateş yüzünden yatakta.

トムは熱を出して寝ています。

Maç yağmur yüzünden ertelendi.

その試合は雨のために延期された。

Hastalık yüzünden partiye katılamadım.

病気のためにパーティーに出席できませんでした。

Üzücü haber yüzünden mahvoldu.

彼女はその悲しい知らせに打ちのめされた。

O, öfke yüzünden titriyordu.

彼は激怒して体を震わせていた。

O sorun yüzünden afallamıştı.

彼はその問題で閉口していた。

O, grip yüzünden çöktü.

彼は流感にかかった。

Kar yüzünden geç kaldı.

彼は雪のため遅れた。

Gidişimizi fırtına yüzünden erteledik.

嵐のために出発を延期した。

Sıcak güneş yüzünden, yorulmuşlardı.

日差しが暑くて、彼らは疲れていました。

Posta grev yüzünden ertelendi.

郵便がストで遅れているんです。

Kaza yüzünden kör oldu.

事故で彼は目が見えなくなった。

Yağmur yüzünden maç ertelendi.

試合は雨のため延期された。

Soğuk algınlığı yüzünden hastalandım.

私は風邪をひいて寝ていました。

Tom, gribi yüzünden yatakta.

トムはインフルエンザで寝込んでいる。

Tren kar yüzünden ertelendi.

列車は雪のために遅れた。

Yalan söylediğin yüzünden belli.

顔に嘘って書いてあるよ。

Irmaklar yoğun yağış yüzünden taştı.

河川は豪雨で氾濫しました。

Oyun yağmur yüzünden iptal edildi.

- 試合は雨の為中止になった。
- 試合は雨のため中止になった。
- 雨のためにその試合は中止になった。
- 雨のためその試合は中止になった。
- 試合は雨で中止になった。

Yağmur yüzünden oyun iptal edildi.

雨のため、野球の試合は中止になりました。

Lincoln liderliği yüzünden takdir edilmektedir.

リンカーンはその指導力のために立派だと見なされている。

Kaza yüzünden karışıklık ortaya çıktı.

その事故から混乱が起こった。

Orman yangını dikkatsizlik yüzünden oldu.

その山火事は火の不始末から出た。

Fırtına yüzünden evde kalmak zorundaydık.

- 嵐の為私たちはやむなく家にいた。
- 嵐のために私たちはやむなく家にいた。

Hastalığım yüzünden bugün ziyaret edemedim.

病気のために本日は伺うことができませんでした。

O, soğuk algınlığı yüzünden yatakta.

彼女は風邪を引いて寝ている。

Onun yüzü üzüntüsü yüzünden dokunaklıydı.

彼女の顔は悲しみをはっきりと表していた。

O, cinayet yüzünden hapse atılmıştır.

彼は殺人のぬれぎぬを着せられた。

O, korku yüzünden ele geçirilmiştir.

彼は恐怖におびえた。

Güçlü rüzgar yüzünden şapkasını uçurdu.

彼は強風で帽子を飛ばされた。

Yaraları yüzünden korkunç ağrı çekiyordu.

彼は怪我からくる激しい痛みで苦しんだ。

Onun dikkatsizliği yüzünden patlama gerçekleşti.

彼の不注意で爆発が起きた。

Tren servisi deprem yüzünden ertelendi.

地震で鉄道の運行が不通になった。

Tren yoğun kar yüzünden ertelendi.

- 大雪のために、列車は延着した。
- 大雪のため電車が遅れた。

Ben onun yüzünden hâlâ kızgınım.

僕は彼女のせいでまだ怒ってるんだぞ。

Tayfun yüzünden uçuşu iptal edebilirler.

台風で飛行機が飛ばないかもしれない。

Kar fırtınası yüzünden dışarı çıkamadık.

ひどい吹雪のために私達は外出できなかった。

Kötü hava yüzünden, o gelemedi.

天候が悪くて彼は来られなかった。

Senin yüzünden her şey mahvoldu.

お前のせいで全てが台無しだよ。

Kaza yüzünden iki saat geciktirildik.

- 私は事故のため2時間遅れた。
- 私たちは事故のため二時間遅れた。

Arkadaşım bir yara yüzünden öldü.

私の友達は怪我が元で死んだ。

O, soğuk algınlığı yüzünden çöktü.

- 彼女は風邪をひいた。
- 彼女は風邪でダウンした。

Sorumsuz tavrınız yüzünden paniğe kapıldım.

君の無責任な態度には驚いています。

Bu başarısızlık sizin hatanız yüzünden.

この失敗は君の間違いのせいだ。

Bu hata onun dikkatsizliği yüzünden.

この間違いは彼の軽率さが原因である。

Bir hastalık yüzünden o yoktu.

病気のため彼女は欠席していた。

O, hikaye yüzünden gözyaşlarına boğuldu.

彼女はその話に感動して涙した。

Tren, demiryolu kazası yüzünden kaldırıldı.

列車は事故のため遅れた。

Onun yüzünden ona para ödedim.

私は彼に支払うべき金を払った。

Deprem yüzünden dünyanın yüzeyi yükseldi.

地震のおかげで地面が盛り上がる。

Bu sözler yüzünden geleceğinden vazgeçen insanlar

こんな言葉で 未来を 諦めさせられてしまった人たちは

Ve insanlar tetanos yüzünden uzuvlarını kaybediyorlar.

破傷風で手足を失うんだ

Ve bitkin hayat tarzları yüzünden lanetlenmişler,

その無精な生活を 酷評されています

Tren kar fırtınası yüzünden geç geldi.

吹雪のため電車が遅れた。

Piknik yağmur yüzünden spor salonunda gerçekleştirildi.

- 雨が降ったため、ピクニックは体育館で開かれた。
- 雨のため、ピクニックは体育館で行われた。

Onu, hataları yüzünden daha az sevmiyorum.

- 彼には欠点はあるがやはり彼を私は愛する。
- 彼には欠点があるが、それでも私は好きだ。
- 彼には欠点があるが、それでもやはり私は好きだ。
- わたしは彼の欠点にも関わらずやはり彼が好きだ。
- あの人には欠点があるが、やはり私は好きだ。

Futbol oyunu kötü hava yüzünden ertelenmişti.

フットボールの試合は、悪天候のために、延期された。

Fırtına yüzünden yakındaki bir ahıra sığındık.

嵐を避けて近くの納屋に逃げ込んだ。

Demiryolu hizmeti sis yüzünden askıya alındı.

霧のため全列車は運転休止となった。

Cesaret eksikliğim yüzünden kendime çok kızdım.

度胸のない自分に、我ながらひどく腹が立った。

Tren fırtına yüzünden bir saat gecikti.

台風のために新幹線が一時間も遅れた。

Gürültü yüzünden bütün gece uyanık kaldım.

騒音のために私は一晩中目をさましていた。

O sonuçlar yüzünden hayal kırıklığına uğradım.

- 私はその結果にがっかりした。
- その結果にがっかりした。

Uçak kötü hava yüzünden geç kaldı.

悪天候のため飛行機は延着した。

Şehir ışıkları yüzünden yıldızlar sönük görünüyor.

星は町の明かりでかすんで見える。

Tom bir soğuk algınlığı yüzünden yataktaydı.

トムは風邪で寝込んでいた。

Tom'un gözleri göz yaşları yüzünden ıslaktı.

トムの目は涙で濡れていた。

- Gürültüden dolayı uyuyamıyoruz.
- Gürültü yüzünden uyuyamayız.

うるさくて眠れないんです。

- Yağmur yüzünden gelemedim.
- Yağmurdan dolayı gelemedim.

雨のために来られませんでした。

Sözleşme yüzünden onları teslim etmek zorundadır.

契約なので彼はそれらを配達する義務がある。

Yağmur yüzünden oyunu ertelemek zorunda kaldık.

雨のために私たちはその試合を中止しなければならなかった。

Uçuş yoğun sis yüzünden iptal edildi.

フライトは濃霧のため、キャンセルになった。

Yoğun sis yüzünden hiç kimse görülemiyordu.

濃霧のため人っ子一人見えなかった。

Yağmur yüzünden maçı iptal etmek zorunda kaldık.

雨のために私たちはその試合を中止しなければならなかった。

Aptalca bir şey yüzünden hayatını tehlikeye atma.

ばかげたことで危険を冒してはいけない。

Küçük bir kaza yüzünden birkaç uçuş ertelendi.

ちょっとした事故が原因で、2、3便に遅れが出た。

Monoton günlük yaşantısı yüzünden bunalmış gibi görünüyor.

彼は毎日の単調な生活に塞ぎ込んでいるようだ。

Şiddetli yağmur yüzünden planlarım tamamen suya düştü.

大雨のせいで予定がすっかり狂ってしまった。

Şartlar yüzünden randevumuzu iptal etmek zorunda kaldık.

事情があって私たちは会うのを取り止めねばならなかった。

- Soğuk algınlığı yüzünden çöküyorum.
- Soğuk algınlığı geçiriyorum.

私は風邪にかかりそうだ。

İş yokluğu yüzünden, personelin yarısı işten çıkartıldı.

仕事がないために職員の半数が解雇された。

Bir kaza yüzünden iki saat geç kaldık.

- 私達はある事故のため2時間遅れた。
- 私たちはある事故のために2時間遅れた。

Uçak kötü hava yüzünden iki saat ertelendi.

悪天候のため飛行機は出発が2時間遅れた。

Ya da ona karşı olan savaş yüzünden kaybettim.

麻薬のまん延や麻薬戦争のせいで 失いました

Linda, babasının ani hastalığı yüzünden üniversiteden geri çağrıldı.

リンダ父親の急病で大学から呼び出された。

- O grip yüzünden yatakta.
- O gripten dolayı yatakta.

- 彼は流感で寝ている。
- 彼はインフルエンザで寝込んでいる。