Translation of "Kazanmak" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "Kazanmak" in a sentence and their japanese translations:

Kazanmak istiyorum.

勝ちたいなぁ。

Kazanmak için buradayım.

私は勝つために、ここにいるんだ。

Biz kazanmak istiyoruz.

勝ちたいなぁ。

Çok para kazanmak istedim.

私はたくさんのお金を手に入れたかった。

Para kazanmak için çalışıyoruz.

私たちはお金を得するために働く。

Nobel Ödülünü kazanmak benim hayalim.

ノーベル賞を得ることが私の夢です。

Kendi geçimini kazanmak zorunda kalacak.

彼女は自活しなければならないだろう。

Zaman kazanmak için bilgisayar kullandık.

- 私達は時間を節約するためにコンピューターを使った。
- 僕らは時間を浮かすのにパソコンを使った。

Para kazanmak hayattaki asıl amacıdır.

金をかせぐことが彼の生きがいだ。

Ben kendi hayatımı kazanmak zorundayım.

私は自分の生活費を稼がなくてはならない。

Ben çok para kazanmak istiyorum.

- たくさんお金を儲けたい。
- いっぱいお金を稼ぎたい。

Para kazanmak için her şeyi yaptılar.

彼らは金を儲けるために何でもやった。

Hayatında bir amacı var, para kazanmak.

彼は人生にたった一つの目標しかもっていない。それは金もうけである。

Çok para kazanmak için çok çalıştı.

彼は金をたくさん稼ぐために一生懸命働いた。

Para kazanmak istiyorsan, Amerika en iyisi.

お金を稼ぎたいならアメリカが一番だ。

Eğer kazanmak istiyorsan, elinden geleni yapmalısın.

- もし勝つつもりなら、最善の努力をしなさい。
- 勝とうと思うのならベストを尽くしなさい。

Arka arkaya dört maçı kazanmak zordur.

試合に4連勝するのは難しい。

Kazanmak önemli olan tek şey değildir.

勝つことだけが重要なんじゃない。

Çok sayıda şirket sözleşmeyi kazanmak için yarışıyor.

数社が契約を取ろうと競争している。

O para kazanmak için her şeyi yapacak.

金儲けをするためには、彼はどんなことでもする。

Adam güç kazanmak için çok para kullandı.

その男は権力を得るために多額の金を使った。

Bir ödül kazanmak için yeterince yükseğe zıplamadı.

彼は賞がもらえるほどに高く飛べなかった。

Kısa zamanda çok para kazanmak kolay değildi.

短時間で多額のお金を得ることは容易ではなかった。

Ayda bir milyon yen kazanmak kesinlikle olanaksızdır.

月に100万円稼ぐのは決して不可能ではありません。

Sağlığımı geri kazanmak tam bir yılımı aldı.

健康を取り戻すのに丸一年かかった。

Her ne pahasına olursa olsun kazanmak istedik.

私たちはなにがなんでも勝ちたかった。

- Para kazanmak onun dinidir.
- Onun dini para kazanmaktır.

金をかせぐことが彼の生きがいだ。

- Hayatını kazanmak için çok çalışır.
- Ekmeğini taştan çıkarıyor.

彼は生計を立てるために一生懸命働いている。

Kişisel bilgisayar satın almak için para kazanmak zorundayım.

私はパソコンを買うためにお金をためなければならない。

Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi.

トムはもっとお金を稼ぐために転職した。

Olimpiyatlarda en önemli şey kazanmak değil ama katılmaktır.

オリンピックで最も大事なことは勝つことではなく、参加することである。

İndirime hak kazanmak için ne kadar erken rezervasyon yapmalıyım?

何日前までに予約すれば格安料金の対象になりますか。

Önemli olan oyunda kazanmak değil, oyunun içinde yer almak.

大切なのは試合に勝つことではなく、参加することだ。

Zaten bir şeye sahip olduğun zaman para kazanmak daha kolaydır.

既に元手があると金儲けがより容易になる。

- Zaman kazanmak için ne yapmalıyım?
- Zaman tasarrufu yapmak için ne yapmalıyım?

時間を節約するのには何をすべきだろう?

Eğer para kazanmak için buradaysan, Amerika bulunmak için hoş bir yer.

お金を稼ぎたいならアメリカが一番だ。

Kazanmak için ister Lions'ları ister Tiger'ları seç, sonucu şansa bağlıdır. Çünkü her iki takım eşit olarak güçlüdür.

ライオンズが勝つかタイガースが勝つか、五分と五分といったところ。どちらも、同じように強いから。