Translation of "Izlerken" in Japanese

0.006 sec.

Examples of using "Izlerken" in a sentence and their japanese translations:

- TV izlerken uyuyakaldım.
- Televizyon izlerken uyuyakaldım.

テレビを見ていて眠ってしまった。

Köşeden gelmesini izlerken

‎ふらりと彼女がやってきた

Oyunu izlerken heyecanlıydık.

私達はその試合を観戦して興奮した。

Kaçınılmaz sona yaklaşmasını izlerken

座って 目の当たりにしていると

Sorun TV izlerken çalışamamandır.

テレビを見ている間は仕事が出来ないので困る。

Maçı izlerken nefesini tuttu.

彼はかたずをのんで試合を見守っている。

Sirk gösterilerini izlerken eğlendik.

私達はサーカスの行進を見て楽しかった。

Babam TV izlerken uzanıyordu.

お父さんはテレビを見ながら横になっていた。

Beni izlerken sizinle çalışamam.

あなたが見つめていては、勉強できないよ。

Olan karbon döngüsünün tarihini izlerken

説明している間 ほとんどの生徒は 机に突っ伏したり

Biz oyunu izlerken keyif aldık.

- 私たちはその試合を見て楽しんだ。
- 我々は試合を見て楽しんだ。

TV izlerken, ben uykuya daldım.

テレビを見ていて眠ってしまった。

Televizyon izlerken bir sandalyede oturuyordu.

彼女は椅子に座ってテレビを見ていた。

Tom televizyon izlerken uykuya daldı.

トムはテレビを見てるうちに眠ってしまった。

Tom haberleri izlerken oturma odasındadır.

トムならリビングでニュースを見てるよ。

Biz hepimiz onu izlerken nefesimizi tuttuk.

みんながかたずを飲んでそれを見守った。

Televizyon izlerken, ben kolayca uykuya dalarım.

テレビを見ているとすぐ眠くなる。

Bazı insanlar televizyon izlerken gazete okurlar.

テレビを見ながら新聞を読む人もいる。

Tom TV'de Olimpiyatları izlerken uykuya daldı.

トムはテレビでオリンピックを見ながら眠ってしまった。

Dışarıda büyük bir kalabalık toplanıp kargaşayı izlerken

外には群衆が 騒ぎを見に集まり―

Babam TV izlerken sık sık uykuya dalar.

父はテレビを見ているときによく寝てしまう。

Ben dün gece futbol izlerken keyif aldım.

私は昨夜サッカーを見て楽しんだ。

Televizyon izlerken ödevini yapmak, bu açıkçası yanlış.

テレビを見ながら宿題なんて、そんなのダメに決まってるでしょ。

Siz beni böyle izlerken ben nasıl rahat hissedebilirim?

君がそんなに僕をじっと見ているのにどうしてリラックスできるんだい?

Tom ve Mary sisin yağışını izlerken el ele tutuştular.

- トムとメアリーは手を取り合って、霧が押し寄せてくるのを見ていた。
- 霧が押し寄せてくるのを見て、トムとメアリーは手を取り合った。