Translation of "Insanlara" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Insanlara" in a sentence and their japanese translations:

İnsanlara bakmayın.

じろじろ人を見てはいけません。

İnsanlara çok güveniyorsun.

お前は人を信じすぎだよ。

O insanlara bulaşma.

あんな人たちと関わり合いになるな。

İnsanlara bakmak kabalıktır.

人のことをじろじろながめるのは失礼だ。

- İnsanlara bakmak kabalıktır.
- İnsanlara dik dik bakmak kabalıktır.

人をじっと見つめるのは無礼である。

- Kurtlar genellikle insanlara saldırmazlar.
- Kurtlar genellikle insanlara saldırmaz.

狼は普通人々を襲ったりしません。

İnsanlara değerleri kadar ödenmiyor.

人々には十分な賃金が 支払われていません

Tekrar insanlara önem veren

人に目を向け

İnsanlara şunu dedirtebilir miyiz:

コンテンツを見たユーザーに

Politikalar insanlara hizmet etmelidir.

政治家は国民のために奉仕すべきだ。

Yaşlı insanlara hürmet göstermeliyiz.

我々は老人を敬わなければならない。

Yoksul insanlara tepeden bakma.

貧しい人を軽蔑してはならない。

Yaptığımızı başka insanlara bildirmemeliyiz.

私達は自分達がしたことを他の人達に知らせるべきではない。

Bu insanlara çok minnettarız.

- 私たちはその人に大変感謝しています。
- 私たちはその人たちに大変感謝しています。

Şu şanssız insanlara acıdı.

彼女はあの不運な人達に同情した。

Yaşlı insanlara saygı göstermeliyiz.

われわれは老人を尊敬すべきである。

Kurtlar genellikle insanlara saldırmazlar.

狼は普通人々を襲ったりしません。

Onun gibi insanlara güvenmem.

私は彼のような人は信用できない。

Kurtlar genellikle insanlara saldırmazlar

一般的にオオカミは人間を襲いません。

Ortalarda dolaştı ve insanlara

彼は自分が信じることを語ったのです

Kesinlikle başka insanlara söyleme.

他の人には絶対言わないでね。

Bu insanlara yardım etmeliyim.

- 私はこれらの人々を助けなければならない。
- この人たちを助けてあげなくちゃ。

Hayaletler insanlara sahip olabilir.

幽霊は人に取り憑くことができる。

- İfade insanlara hakaret etmek anlamına gelir.
- İnsanlara hakaret amaçlı bir ifade.

その文句は、人を侮辱するためのものだ。

Hatta gerçek insanlara konser verdik.

本物の聴衆の前で演奏もしました

İnsanlara karşı kibar ve sıcakkanlıydı,

人間に懐いてたよ

Bu gibi sahneler insanlara hatırlatılabilir.

人間が引き起こす 思考や記憶、物語などです

Ve aniden insanlara yakından tanıştığında,

こうして 相手のユニークさを理解できたら

Yine de bazı insanlara göre

しかしながら 他の人達にとって

"Eğer insanlara nasıl göründüğünü gösterip

「もし あなたが自分の姿を見せて みんなに説明してくれたら

Sonra bu evleri insanlara çevirdik.

そこで この家を 人で置き換えました

O, yaşlı insanlara karşı naziktir.

- 彼女は老人に親切です。
- 彼女はお年寄りに親切です。

Onlar yaşlı insanlara karşı nazikler.

彼らは年取った人に大変親切です。

O, farklı görüşten insanlara açık.

彼女は見解の異なる人々にも心を閉ざさない。

Büyük araba süren insanlara karşıyım.

私は人が大きな車を乗り回すのに反対だ。

Korkunç görünen örümcekler insanlara saldırmazlar.

見かけの恐ろしいクモは人を攻撃することはない。

Akıllı hayvanlar insanlara yardım edebilir.

知能が高い動物たちは人を助けることもできる。

O kendini oradaki insanlara tanıttı.

彼女はそこにいる人たちに自己紹介した。

Bu insanlara adil şekilde davranmalıyız.

これらの人々を公平に扱わなくてはならない。

Yaşlı insanlara karşı nazik olun.

- 老人をいたわりなさい。
- 老人に親切にしなさい。
- お年寄りには親切にしなさい。
- 年をとった人たちに親切にしなさい。
- お年寄りにはやさしくしなさい。

Yaşlı insanlara karşı nazik olmalısın.

- お年寄りには親切にしなければなりません。
- お年寄りには親切にしないといけないんだよ。

Diğer insanlara çok fazla güvenme.

あまり人に頼るな。

Üzgünüm, bilmediğim insanlara emanet etmem.

ごめんなさい、知らない人は入れないの。

Genel olarak, kurtlar insanlara saldırmazlar.

一般的にオオカミは人間を襲いません。

Tom gibi insanlara tahammül edemem.

トムみたいな人、無理だわ。

Cidden Tanrı'nın insanlara bıraktığı bir şey.

まさに神から人への伝承が 再現されました

İnsanlara güven, ama yabancılardan şeker alma.

人々を信じなさい。だけど、知らない人からお菓子を貰ってはいけませんよ。

Engelli insanlara yardım etmekten gerçekten hoşlanırım.

身体障害者を助けるのが本当に楽しいのです。

Genç insanlara yönelik kitaplar iyi satacaktır.

若者を対象にした本が近頃良く売れる。

Hasta insanlara yardım etmek istediğimden dolayıdır.

なぜなら私は病気の人々を助けたいからです。

Senin huzurunda seni öven insanlara güvenme.

面前で人を誉めるような人を信用するな。

O, fakir insanlara asla tepeden bakmaz.

彼は決して貧しい人たちを軽蔑しない。

O, her zaman diğer insanlara güvenir.

彼はいつも他人を当てにしている。

Onun müziği genç insanlara hitap ediyor.

彼の音楽は若者に受ける。

Hayatı boyunca fakir insanlara yardım etti.

彼は生涯貧しい人々を助けた。

Fakir insanlara karşı her zaman cömerttir.

彼はいつも貧しい人々に気前良く物を与える。

Büyük arabalarla trafiğe çıkan insanlara karşıyım.

私は人が大きな車を乗り回すのに反対だ。

Biz ihtiyacı olan insanlara yardım etmeliyiz.

私たちは困っている人を助けるべきだ。

Karbon dioksit bazen insanlara zarar verir.

二酸化炭素によって危害を被ることがある。

O tembel insanlara karşı çok serttir.

彼は怠け者に対して点が辛い。

Bu ot kıran insanlara zarar vermez.

この除草剤は人間には無害だ。

Benim sıradan insanlara hiç ilgim yok.

ただの人間には興味ありません。

O, insanlara evde hissettirme sanatını biliyor.

彼はみんなを気楽にさせるこつを知っている。

Richard sevmediği insanlara karşı bile adildir.

リチャードは好きでない人にも公平です。

Bunu insanlara yardımcı olmak için kullanabiliriz. Tamam.

これはかなり役に立つよ よし

Ama insanlara saygı ve anlayışla davranmak zorundasınız.

敬意をもって人と接し 思いやりのある配慮がなければいけません

O, insanlara kendi dinlerinden dolayı acı çektirdi.

- 彼は人々を宗教により迫害しました。
- 彼は人々を宗教的に迫害した。

Bazı insanlara göre teknolojinin olumsuz etkileri var.

科学技術にはマイナスの影響があると主張する者もいる。

O, hayatının çoğunu yoksul insanlara bakarak geçirdi.

彼女は人生のほとんどを貧しい人々の世話をするために費やした。

Onun siyahi insanlara tepeden bakma alışkanlığı vardı.

彼は黒人を見下すのが癖になっている。

Rehber köpekler görme özürlü insanlara yardım ederler.

盲導犬は目の見えない人を助ける。

Senin gibi insanlara yardım etmek benim işim.

あなたのような人を助けるのが私の仕事です。

Ya da topluluğumuzda yardıma ihtiyaç duyan insanlara?

コミュニティー内の、助けを必要とする人々もです

O, hayatını fakir insanlara yardım etmeye adadı.

彼は生涯を貧しい人々を救う事に捧げた。

Biz başka insanlara karşı kibar olmaya çalışmalıyız.

私たちは他人に親切にしなければならない。

Ben görüşlerini dürüstçe ifade eden insanlara hayranım.

- 私は率直に意見を述べる人を尊敬します。
- 遠慮なく意見が言える人は素晴らしいと思います。

Böyle iyi insanlara karşı şikâyetçi olmak zor.

あんないい人たちに文句をいうのは難しい。

Programları şu insanlara vermeme yardım eder misin?

あの人たちにプログラムを配る手伝いをしてくれませんか。

Sizin mevkiniz kediden hoşlanan insanlara hitap ediyor.

あなたのサイトは、猫に興味のある人達にとって魅力的です。

Yeni yolun tepede yaşayan insanlara faydası olacaktır.

新しい道路は山間の住民の利益になる。

Senin yardımını istemediklerinde insanlara yardım etmek zordur.

助けを求めない人を助けるのが難しいです。

Mutluluğumuzun kontrolünü diğer insanlara vermiş oluyoruz, değil mi?

私たちの幸福は他人の手中にあると いうことになるでしょう?

Ve insanlara beklediklerinden çok daha fazla bilgi verirseniz

予期される量をはるかに超える 情報を出したりすれば

Şu insanlara helikopterin inebilmesi için geri çekilmelerini söyleyin.

ヘリコプターが着陸できるようあの人達に後ろに下がるように言って下さい。

- Diğer insanları hor görmemeliyiz.
- Diğer insanlara tepeden bakmamalıyız.

他人を軽蔑すべきでない。

Sana yardım edecek diğer insanlara çok fazla güvenmemelisin.

他人からの援助をあまり当てにしてはいけない。

O tüm hayatını fakir insanlara yardım etmeye adadı.

彼は自分の全生涯を貧しい人々の救済に捧げた。

O, insanlara her zaman bir sürü sorun çıkarıyor.

彼はいつも人に迷惑をかけている。

İnsanlara milliyet, cinsiyet veya meslek temelinde ayrımcılık yapmayın.

国籍や性別または職業などで人を差別してはいけない。

O her zaman diğer insanlara yardım etmeye çalışıyor.

彼女は常に人助けをしようとしている。

Yaşlı insanlara karşı kibar olmak iyi bir şeydir.

お年寄りにやさしくすることはよいことだ。

Farklı kutuplardaki insanlara bu sorunları ve bir genç olarak

こういった問題に別の側面から関わる 当事者の大人たちに

Bu büyük kedi, insanlara saldırmasıyla kötü bir ün kazanmıştır.

ヒョウが人を襲う悪評は 定着しています

Doktorlar ve hastaneler tekrar sağlıklı olabilecek insanlara yardım etmelidir.

医者や病院は、再び健康体になれる人々の手助けをすべきです。

Bunun sonsuza kadar sürmeyeceğini bilmek insanlara güven verici olacaktır.

そうすれば、現在の状況が永遠に続くわけではないと分かり、皆が安心できますから

Siyah insanlara karşı hâlâ ciddi bir ırkçı nefret vardır.

黒人に対するひどい人種的憎悪はまだ存在している。

Önünde sonunda sizi insanlara götürür. Pekâlâ, şimdi buna yakın duralım.

人間につながるよ よし 川をたどろう

Ve sonra insanlara sorduğunuzda "Bu konu hakkında hiç konuşuyor musunuz?"

そして 「このことについて 誰かと話をしたことがあるか?」