Translation of "Ettin" in Japanese

0.009 sec.

Examples of using "Ettin" in a sentence and their japanese translations:

Raporunu teslim ettin mi?

君はもうレポートを提出しましたか。

Annene yardım ettin mi?

ママのお手伝いをしたって?

Ona inanmakla aptallık ettin.

彼を信じたあなたがどうかしていたのよ。

Ona telefon ettin mi?

彼に電話した?

Onu davet ettin mi?

彼を招待したの?

Bunu fark ettin mi?

気づいてた?

Kitabı sipariş ettin mi?

その本を注文しましたか。

Umarım istediğini elde ettin.

必要なものを手に入れてることを望む

Bana çok yardım ettin.

大変助かりました。

Sen gerçekten beni rezil ettin.

よくも顔をつぶしてくれたな。

Ev ödevini teslim ettin mi?

- もう宿題を提出しましたか。
- もう宿題出した?
- もう宿題って、出した?

Bütün tereyağını israf mı ettin?

バターを全部使ってしまったの?

Sen bizi terk ettin, dostum.

お前は俺達を取り残した、メイト。

Hiç uçakla yolculuk ettin mi?

これまで飛行機に乗ったことはありますか?

Sen bana ihanet ettin. Neden?

裏切ったでしょう。なんで?

Tokyo Kulesini ziyaret ettin mi?

あなたは東京タワーを訪れましたか。

Boston'u hiç ziyaret ettin mi?

ボストンには行ったことある?

Roma'yı hiç ziyaret ettin mi?

- ローマを訪問したことがありますか。
- ローマを訪れたことがありますか。

Tom'un kitaplarını iade ettin mi?

トムの本は返した?

Ken ile kavga ettin mi?

ケンとけんかしたのか。

"Teşekkür ederim." demeyi ihmal ettin.

あなたは「ありがとう」と言うことを怠った。

Hiç uçakta seyahat ettin mi?

君は飛行機で旅行したことがありますか。

Onun söylediklerini doğru mu kabul ettin?

君は彼のいったことが本当だと認めたのですか。

Babanın doğduğu kenti ziyaret ettin mi?

君はお父さんの生まれ故郷を訪ねたことがありますか。

Onun yeni elbisesini fark ettin mi?

- 彼女の新しいドレスに気づきましたか。
- 彼女の新しいドレスに気がつきましたか。

Onun polise gitmesini tavsiye ettin mi?

彼に警察へ行くよう忠告しましたか。

Onun içeri gelişini fark ettin mi?

彼が入ってきたのに気づきましたか。

Dün öğleden sonra kimi ziyaret ettin?

昨日の午後誰を訪ねましたか。

Tanrım tanrım beni niçin terk ettin?

- 神よ、神よ、なぜ私を見捨てられたか?
- わが神、わが神、なんぞ我を見棄て給ひし。

Daha önce hiç ateş ettin mi?

今までに銃を撃ったことある?

Herhangi bir hata fark ettin mi?

何か間違いに気づいた?

- Doğru tahmin ettin.
- Doğru tahmin ettiniz.

- あなたは推理が当たった。
- あなたの推理があたった。
- 正解だよ。

New York'u ne zaman ziyaret ettin?

あなたはいつニューヨークを訪れましたか。

Kaç tane farklı okula devam ettin?

- 別々の学校に今まで何校通ってきたのですか?
- いくつの流派に参加してきたのですか?

Dün sabah bana telefon ettin mi?

昨日の朝、私に電話した?

- Onu aradın mı?
- Ona telefon ettin mi?

- 彼に電話したのですか。
- 彼に電話した?

Bana söylemeden Tom'u yemeğe mi davet ettin?

私に内緒でトムを夕食に招待したの?

Daha önce Kyoto'yu hiç ziyaret ettin mi?

今まで京都に行ったことがありますか。

Son zamanlarda bir yere seyahat ettin mi?

最近どこかへ旅行しましたか。

Hiç yabancı bir ülkeyi ziyaret ettin mi?

- あなたは今までに外国へ行ったことがありますか。
- 海外に行ったことある?

Sen rüşveti kabul ettin mi, etmedin mi?

賄賂を受け取ったのですか、それとも受け取らなかったのですか。

Sen hiç babanın çalıştığı ofisi ziyaret ettin mi?

- 君はお父さんが働いている会社を訪れたことがあるかい。
- お父さんの働いている会社に行ったことある?

- Sen kitabımdan bahsettin mi?
- Kitabımdan söz ettin mi?

僕の本の事を言ったの?

Son zamanlarda herhangi bir yere seyahat ettin mi?

最近どこかへ旅行しましたか。

Bugüne kadar gemi ile yurtdışına seyahat ettin mi?

あなたは船で海外旅行をしたことがありますか。

Dikkat ettin mi, tüm dişiler kabaca aynı frekansa sahipler.

それでメスはどれも 同じような周波数だと分かって

Kyoto'dan bahsetmişken, sen hiç Kinkakuji tapınağını ziyaret ettin mi?

京都と言えば、金閣寺に行ったことがありますか。

O öğretmenin sınavının kritik noktaları emin olarak tahmin ettin.

うまくあの先生のやまを当てたわね。

- Hiç Kyoto'yu gezdin mi?
- Hiç Kyoto'yu ziyaret ettin mi?

- 今まで京都に行ったことがありますか。
- あなたは今までに京都を訪れたことがありますか。
- 京都に行ったことありますか?

- Hiç sakalını tıraş ettin mi?
- Hiç sakal tıraşı oldun mu?

ひげを剃ったことある?

- Bu sabah kahvaltı yaptın mı?
- Bu sabah kahvaltı ettin mi?

今朝はもう朝ご飯を食べましたか?

Seyahatten bahsetmişken, sen hiç New York City'yi ziyaret ettin mi?

旅行と言えば、ニューヨーク市を訪ねたことはありますか。

Şimdi bundan söz ettin, ben çocukken annem ve babamla buraya geldiğimi hatırlıyorum.

そう言えば、子供の頃両親と一緒にここに来たことを覚えている。

Fark ettin mi, bilmem; ama Tom senin kızına abayı yakmış gibi duruyor.

お気づきかどうかは存じませんが、トムはどうやらお宅のお嬢さんと恋に落ちてしまったようなのです。

- Onun evden ayrılışını fark ettin mi?
- Onun evden ayrılışını fark ettiniz mi?

あなたは彼が家を出て行くのに気がつきましたか。

- Bununla ilgili olarak öğretmenini bilgilendirdin mi?
- Bu konuda öğretmenine bilgi verdin mi?
- Öğretmenine bundan bahsettin mi?
- Bunu öğretmenine rapor ettin mi?

- 先生にこの事は知らせましたか。
- 先生にこのことを知らせましたか。