Translation of "ölümcül" in Japanese

0.013 sec.

Examples of using "ölümcül" in a sentence and their japanese translations:

Tedavi ölümcül olabilir.

治療が致命的なものに なりかねません

Ölümcül bir şekilde.

彼は死亡しました

Ölümcül yaralı, alan.

致命傷を負って後送された

Yaraları ölümcül görünüyor.

彼女の傷は致命傷らしい。

Bu akrepler ölümcül olabiliyor.

このサソリは危険だ

Ölümcül hatalar dikkatsizlikten ortaya çıkar.

致命的な誤りは不注意から起こる。

Ölümcül bir hastalığa kurban gitti.

彼は恐ろしい病気にとりつかれた。

Sesin geldiği noktayı... ...ölümcül tutarlılıkla belirler.

‎音の発生源を突き止める ‎しかも抜群の精度で

Zamanı hızlandırınca ölümcül sırları ortaya çıkıyor.

‎早回しでサンゴの秘密を暴く

Yani hepsi ölümcül birer ahtapot avcısı.

‎小さなタコは格好の獲物だ

Hayat ölümcül,cinsel,taşınan bir hastalıktır.

人生とは致命的な性感染症だ。

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Dikkatli olmalıyız.

ガラガラヘビにかまれると 死ぬぞ

Bu sütleğen ailesinden ve sütleğenler ölümcül olabilir.

これはタカトウダイ属だ これは死に至るぞ

Güçlü yen şirket için ölümcül bir darbeydi.

円高はその会社にとって致命的な打撃だった。

En küçük hata ölümcül bir felakete götürebilir.

わずかな誤りでも致命的な惨事につながるかもしれない。

Ve bazıları için bu durum ölümcül oluyordu.

死亡者も出るようになった

Böylece avının yerini ölümcül bir nokta atışıyla belirliyor.

‎獲物までの距離を ‎正確に測ることができる

Dedem bu yıl ölümcül bir kansere yenik düştü.

今年、祖父を末期癌で亡くしました。

Ormanda en küçük şeylerin genelde en ölümcül olduklarını gördüm.

ジャングルでは小さな物も― 命取りになる

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

ガラガラヘビにかまれると 死ぬぞ

Çıngıraklı yılan sokması ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

ガラガラヘビにかまれると 死ぬぞ

Çıngıraklı yılan ısırığı ölümcül olabilir, bu yüzden dikkat etmeliyiz.

ガラガラヘビにかまれると 死ぬぞ

Genç kadın ölümcül bir hastalıkla cebelleşiyordu, kalbi umut doluydu.

若い女性は心が希望に満ち溢れて病魔と闘ってきた。

Vücudu, en ölümcül akrep toksinlerinin yarattığı acıyı bile bloke edebilir.

‎サソリの毒針による痛みを ‎感じない能力を持つ

Doğanın en ölümcül hayvanları ve sürüngenleriyle de karşı karşıya kalacağız.

危険な生き物も相手になる 獣や は虫類だ

Zehriyle başlayalım. Güçlü, hızlı harekete geçen, kanı sulandıran ölümcül bir karışım.

毒から見ましょう 即効性と抗凝血性のある 死のカクテルです

Kesinlikle çok dikkat edilmeli çünkü yarasalar tek ısırıkla ölümcül virüsler bulaştırabilirler.

気をつけなきゃ コウモリにかまれると ウイルスを移されるかも

Her gece Mumbai'nin arka sokakları ölümcül bir kedi fare oyununa sahne oluyor.

‎毎晩 ムンバイの裏通りでは ‎命がけの鬼ごっこが行われる

Bir gece avcısı olan ölümcül engerek, en büyük tahribatı güneş battıktan sonra yapıyor.

夜になると この猛毒ヘビは 猛威を振るいます

Yalan bir ölümcül hastaya kalbini vermeye çalışan bir doktor tarafından söylendiği zaman affedilebilir.

医者が、さじを投げた患者を元気づけようとする時には、嘘をいうことも許される。

Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.

君しだいだ 決めてくれ ガラガラヘビにかまれると 死ぬぞ

Von Braun, 2. Dünya Savaşı sırasında Nazi Almanyası'nın ölümcül V2 roketinin geliştirilmesine öncülük etmişti

フォンブラウンは、第 二 次世界 大戦

1,5 metre uzunluğundaki, 100 kiloluk bu görkemli memeli, çok rahat bir şekilde ölümcül yaralar verebilir.

この身長1.5メートル 体重100キロの獣は― かなりの怪力の持ち主で 致命傷を与えられます

Japonya'da birçok, Endonezya'da ise bir ölümden sorumlu bu ölümcül çiçeğin zehri kurbanını öldürmediği zaman bile

死亡例は日本で数件と インドネシアで1件 毒そのもので 死ななくても―

Ve bir deve örümceği, endamlı olduğu kadar ölümcül de olan bir kartalı alt edecek mi?

ヒヨケムシは― 優雅な殺し屋 ワシに勝てるでしょうか?