Translation of "şekilde" in Japanese

0.029 sec.

Examples of using "şekilde" in a sentence and their japanese translations:

Şaşılacak şekilde...

‎なんと…

Ürkütücü bir şekilde.

気味が悪いほどに

-Tom'un yaptığı şekilde-

そのやり方は

Ölümcül bir şekilde.

彼は死亡しました

Başka şekilde bakacağım.

大目に見ておいてやろう。

Hızlı şekilde çalıştırabilirim.

僕も同じくらい速く走れる。

Mükemmel şekilde uyuyor.

これはピッタリだ。

İlk itiraz şu şekilde,

第1の反論は次の通りです

Neden bu şekilde davrandığımız.

どうして私たちはそもそも このような行動をするのでしょう?

Kriz bu şekilde işlemez.

この危機はそんな風に 乗り越えられるものではないのです

Gerçekçi bir şekilde değerlendirme,

現実的に状況を把握し

Ayrıca şaşırtıcı bir şekilde,

驚かれるかもしれませんが

Net bir şekilde görebildim.

これまでどれほど自分が 深く孤立していたことか

Ebeveynlik iyi şekilde yapılırsa

子供が貧しい中で生まれても

Tarafından feci şekilde dövüldü .

にひどく殴打された 。

...aslında bir şekilde rahatladım.

‎どこかホッとした部分もある

Onu istediğin şekilde yapabilirsin.

自分の好きなようにやってよろしい。

Hikayeden derin şekilde etkilendi.

彼はその話に深く感動した。

Sermayeni iyi şekilde kullanmalısın.

君は資金をうまく運転しなくてはならない。

Evimiz uygun şekilde konumlanmıştır.

我が家は便利なところにある。

O, korkunç şekilde acıyor.

ひどく痛むの。

Nancy mutlu şekilde gülümsedi.

ナンシーはうれしそうに微笑んだ。

Niçin o şekilde düşünüyorsun?

- なぜそのように思うのですか。
- どうしてそう思うの?
- 何でそんなふうに考えるの?

Niçin bu şekilde hissediyorum?

なぜこんな気分になるのだろう。

Onu o şekilde koyma.

そんな言い方をするなよ。

Kaza bu şekilde oldu.

その事故はこの様にして起こった。

Makine bu şekilde kullanılır.

その機械はこのように使われている。

Saray sıkı şekilde korunuyordu.

宮殿は物々しい警戒ぶりだった。

Bana o şekilde bakma.

- そんなふうに私を見ないでください。
- そのように僕を見つめないでくれ。
- そんな目で見つめないでよ。

Arkadaşım ciddi şekilde yaralandı.

- 友人がひどい怪我をしました。
- 友達がひどい怪我をしてるんです。

O güzel şekilde yazar.

彼女は素晴らしい字を書く。

... barışçıl bir şekilde yürüyen,

平和的にマーチをし、

O, mutlu şekilde gülümsedi.

彼女はうれしそうに微笑んだ。

Birçok şekilde İngilizce çalışabiliriz.

私達は多くの方法で英語を勉強することができます。

Onu bu şekilde yap.

- それはこういう風にやりなさい。
- こんな風におやりなさい。
- こんな風にやってね。

O, şaşırtıcı şekilde güzeldi.

彼女は驚くほど美しかった。

Onu bu şekilde yaptım.

こんなふうにして私はそれを作った。

Sorunu bu şekilde hallettim.

このようにして問題を解いた。

Kapıyı uygun şekilde kapatamıyorum.

- このドアはよく閉まりません。
- ドアがきちんと閉まらないんですが。

Sorunu bu şekilde çözdüm.

こういうふうにして私はその問題を解決した。

Korkunç bir şekilde korktum.

怖くてどきどきしたよ。

Bizimle bu şekilde konuşma.

そんなふうに私たちに話しかけないで。

Onu bu şekilde çıkartabilirim. Bu şekilde ısırılma ihtimalim daha az

流し出してつかまえる かまれる危険は少ない

Bizim de aynı şekilde olumlu şekilde hareket etme becerimiz var,

私たちにも前向きに行動する力や

- İlaç hızlı bir şekilde çalıştı.
- İlaç hızlı bir şekilde etki etti.

その薬はすぐにきいた。

Aynı şeyleri farklı şekilde gördüm.

以前と違って見え出したのです

Doğru bir şekilde tahmin edemem.

正確な予測はできません

Bu şekilde olmak zorunda değil.

こんなやり方でなくても いいのです

Ama bir şekilde işe yaradı.

ともかく うまく行きました

Aynı şekilde sizlerin de var.

皆さんにも特権があります

Bu şekilde ayarlanmış olmamız mantıklı

こんな反射が起きるのは 当たり前だと言えます

Yoksa çok hızlı şekilde üşürüm.

さもないと冷え切っちゃう

Bir şekilde özel değil miyim?

自分は特別ではないの?

Onurlu bir şekilde fabrikayı kapatıyorlardı.

品位ある態度で 工場の整理をしていました

Ve Ay'ımızı bu şekilde oluşturmak,

この事象によって 月が形成されるのは

Bazen çok yoğun bir şekilde.

地球全体の気象などです

Her şekilde okyanus verisi az.

海の情報はどう考えても少ないのです

Demonte edilebilecek şekilde dizayn edilmiştir.

分解できるように デザインされていて

Rutinimi kusursuz bir şekilde yapıyordum.

決めた手順を 完璧にこなしていきました

Endişeli bir şekilde saatime bakıyordum

心配そうに時計を見ていました

Ama, işler o şekilde yürümüyor.

ところがそれでは治せません

Tehlikeli şekilde soğuğa maruz kalıyor.

‎1頭では危険な寒さだ

Derinlerde bu şekilde iletişim kurarlar.

‎深海で交信するためだ

Tamam, sıkı bir şekilde bağladık.

これで安全だな

Benzer şekilde tahıl muhafaza ediyorlar,

穀物を同じように保管し

Regoliti gerçekten iyi şekilde topluyor.

レゴリスを掘削するのが得意です

Ben karbondioksiti havadan temizleyecek şekilde

私はあるアイデアについて 独立で研究をしています

Dünyaya izimizi bu şekilde bırakıyoruz.

そうやって 世界に足跡を残していくもの

En iyi şekilde onu zenginleştiriyorsunuz

それを出来る限り 豊かにするよう努めて

Korkusunun muazzam bir şekilde azaldığı

‎ある日 ‎決定的な出来事が起きた

İnsanoğlu birçok şekilde iletişim kurar.

人間も色々な方法で伝達し会う。

Senin konumunu mükemmel şekilde anlıyorum.

君の立場は十分に理解している。

Acı şekilde ağladığını duymaya katlanamam.

君がそんなに悲しそうに泣くのは聞いていられない。

Tatilinizden en iyi şekilde yararlanın.

- 休暇をできるだけ上手く利用しなさい。
- 休暇を思い切り楽しんでおいで。

Resimdeki herkes mutlu şekilde gülümsüyor.

- 絵の中の人物はみな、幸福そうに微笑んでいる。
- 絵の中の誰もが幸せそうに微笑んでいる。

Barut çok dikkatli şekilde işlenmeli.

火薬は注意深く扱わなければならない。

Ateş parlak bir şekilde yanıyordu.

火は赤々と燃えていた。

Ateş parlak bir şekilde yandı.

火はぱっと明るく燃え上がった。

Yangın şiddetli bir şekilde yanıyor.

火がぼんぼん燃えている。

Her şekilde olur. Önemli değil.

どっちみち、関係ないよ。

Sana o şekilde düşündüren ne?

どうしてそんな風に考えるのですか。

Bana o şekilde karşılık verme.

そんな風に口答えするな。

Onun o şekilde davranması karakteristiktir.

そんなふるまいをするなんていかにも彼らしい。

Onu başka bir şekilde söyle.

それを他の言葉に言い換えなさい。

O hiçbir şekilde kesin değil.

それは決して確実なことではない。

Bu iki farklı şekilde okunur.

それは2通りに解釈できる。

Oda zengin bir şekilde süslenmiş.

その部屋は装飾を凝らしている。

Soru hiçbir şekilde kolay değil.

その質問は決してやさしくない。

Fena şekilde yardımınıza ihtiyacım var.

僕は、何としても君の助けが必要なんだ。

Bunu başka şekilde ifade edeyim.

別の言い方で言ってみよう。

Gözleri açık şekilde yatağa uzandı.

彼女は目を開けたままベッドに横になっていた。

O, bana üzüntülü şekilde baktı.

彼女は悲しそうに私を見た。

O bana ayartıcı şekilde baktı.

彼女は悩ましい目つきで僕を見た。

O hiçbir şekilde kibar değil.

彼女は決して礼儀正しくない。

O hiçbir şekilde anjelik değildir.

彼女は決して天使のような人ではない。

O, hiçbir şekilde aptal değildir.

彼女は決してばか者ではない。

O piyanoyu iyi şekilde çalabilir.

彼女はピアノが上手に引ける。

Kolları bağlı şekilde kanepede oturdu.

彼は腕を組んだままソファーに座っていた。