Translation of "ödülünü" in Japanese

0.004 sec.

Examples of using "ödülünü" in a sentence and their japanese translations:

Birincilik ödülünü kazandım.

1等賞を取ったぞ。

Birincilik ödülünü kazanabildim.

私は1等賞を取ることができた。

İlk ödülünü sergide kazandı.

彼女は展覧会で一等賞を得た。

O, üçüncülük ödülünü kazandı.

- 彼は三等賞を得た。
- 彼は三位に入賞した。

Yarışta birincilik ödülünü aldı.

彼女はそのレースで一等賞を獲得した。

Allahtan, birincilik ödülünü kazandı.

幸運にも私は1等賞を得た。

O birincilik ödülünü aldı.

彼は1位を勝ち取った。

Birincilik ödülünü kazanan Janet'ti.

- 1等賞を得たのはジャネットだった。
- ジャネットが一等を獲った。

Nobel Ödülünü kazanmak benim hayalim.

ノーベル賞を得ることが私の夢です。

Tom'un umudu birincilik ödülünü kazanmaktı.

トムの望みは一等賞を取ることだった。

O, birincilik ödülünü kazanmaktan uzak.

優勝には程遠い。

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandı.

彼女はスピーチコンテストで1等賞を獲った。

O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.

彼女は1等をとったことを自慢した。

Birincilik ödülünü kazanabilir gibi görünüyor.

彼は1等賞を取りそうだ。

Onun birincilik ödülünü kazandığı doğrudur.

彼が一等賞をとったのは本当です。

Sakin ol. Yarın ödülünü alacaksın.

静かにして。明日こそ酬われます。

Tom birincilik ödülünü aldı, değil mi?

トムが優勝したんでしょう。

Mary'nin birincilik ödülünü kazandığı haberine şaşırdım.

メアリーが一等賞をとったという知らせに私は驚いた。

Birincilik ödülünü alacağımızı hiç hayal etmezdim.

1等になるなんて夢にも思わなかった。

Emily konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandı.

エミリーは弁論大会で1等賞をとった。

O, satranç turnuvasında birincilik ödülünü aldı.

彼はチェスのトーナメントで優勝を勝ち取った。

Nancy Bob'un yarışmada birincilik ödülünü kazanmasına şaşırdı.

ナンシーはボブがコンテストで1等をとったことに驚いた。

Birincilik ödülünü kazanacağımı hiçbir zaman hayal etmedim.

1等になるなんて夢にも思わなかった。

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazanma şansım vardı.

私は幸いにもその弁論大会で優勝した。

O, birincilik ödülünü kazanabileceğini hiç hayal etmedi.

1等をとれるなんて彼女は夢にも思わなかった。

- Birincilik ödülünü ya sen ya da ben alacağım.
- Ya sen ya da ben birincilik ödülünü alacağım.

あなたか私のどちらかが一位を取るだろう。

Ve Nobel Barış ödülünü alan ilk Afrikalı kadın

ノーベル平和賞を受賞した 最初のアフリカ人女性です

Andou 1995 yılında mimarlığın en prestijli ödülünü aldı.

1995年、安藤氏は建築におけるもっとも権威ある賞を受賞した。

Benim için büyük sevinç, o birincilik ödülünü kazandı.

私がたいへんうれしかったことに彼は一等賞をとった。

O bir 100 metre yarışında birincilik ödülünü aldı.

- 彼は100メートル競争で一等賞を取った。
- 彼は100m競争で一等賞を受け取った。
- 彼は100m競争で1等賞を取った。

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandığın için seni tebrik ederim.

弁論大会で優勝されておめでとうございます。

Amatör şarkıcı eller aşağı yetenek yarışmasında birincilik ödülünü almıştır.

あのシロウト歌手は文句なくタレントショーで一位となった。

Nobel ödülünü kazandıktan sonra her zamanki kadar mütevazı kaldı.

彼女は、ノーベル賞をとった後も相変わらず控え目である。

Kendi çabaları ve biraz şans sayesinde, o, yarışmada birincilik ödülünü kazandı.

幸運やら彼自身の努力やらのおかげで、彼はコンテストで優勝した。