Translation of "Birincilik" in Japanese

0.007 sec.

Examples of using "Birincilik" in a sentence and their japanese translations:

Birincilik ödülünü kazandım.

1等賞を取ったぞ。

Birincilik ödülünü kazanabildim.

私は1等賞を取ることができた。

O, birincilik ödülünün peşindeydi.

彼は一等になることを目指していた。

O, birincilik ödülü aldı.

- 彼は一等賞をもらった。
- 彼は1等賞を与えられた。

O, birincilik ödülü kazanacak.

彼は一番をとるだろう。

Yarışmada birincilik ödülü aldı.

彼はそのコンテストで一等になった。

Yarışta birincilik ödülünü aldı.

彼女はそのレースで一等賞を獲得した。

Allahtan, birincilik ödülünü kazandı.

幸運にも私は1等賞を得た。

Ben birincilik ödülü kazandım.

- 1等賞を取ったぞ。
- 優勝したよ。

O birincilik ödülünü aldı.

彼は1位を勝ち取った。

Birincilik ödülünü kazanan Janet'ti.

- 1等賞を得たのはジャネットだった。
- ジャネットが一等を獲った。

Tom'un umudu birincilik ödülünü kazanmaktı.

トムの望みは一等賞を取ることだった。

O, birincilik ödülünü kazanmaktan uzak.

優勝には程遠い。

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandı.

彼女はスピーチコンテストで1等賞を獲った。

O, birincilik ödülünü kazanmakla övündü.

彼女は1等をとったことを自慢した。

Birincilik ödülünü kazanabilir gibi görünüyor.

彼は1等賞を取りそうだ。

Onun birincilik ödülünü kazandığı doğrudur.

彼が一等賞をとったのは本当です。

Birincilik ödülü için onunla yarıştım.

- 私は一等賞をめざして彼と争った。
- 私は1等賞を得ようと彼と争った。

Tom birincilik ödülünü aldı, değil mi?

トムが優勝したんでしょう。

Mary'nin birincilik ödülünü kazandığı haberine şaşırdım.

メアリーが一等賞をとったという知らせに私は驚いた。

O, satranç turnuvasında birincilik ödülü aldı.

彼はチェスのトーナメントで優勝を勝ち取った。

Birincilik ödülünü alacağımızı hiç hayal etmezdim.

1等になるなんて夢にも思わなかった。

O yazım yarışmasında birincilik ödülü kazandı.

彼はスペリングコンテストで一等賞を取った。

Emily konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandı.

エミリーは弁論大会で1等賞をとった。

O yeme yarışmasında birincilik ödülü aldı.

彼女は大食い競争で一番になった。

O, satranç turnuvasında birincilik ödülünü aldı.

彼はチェスのトーナメントで優勝を勝ち取った。

Nancy Bob'un yarışmada birincilik ödülünü kazanmasına şaşırdı.

ナンシーはボブがコンテストで1等をとったことに驚いた。

Birincilik ödülünü kazanacağımı hiçbir zaman hayal etmedim.

1等になるなんて夢にも思わなかった。

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazanma şansım vardı.

私は幸いにもその弁論大会で優勝した。

O, birincilik ödülünü kazanabileceğini hiç hayal etmedi.

1等をとれるなんて彼女は夢にも思わなかった。

- Birincilik ödülünü ya sen ya da ben alacağım.
- Ya sen ya da ben birincilik ödülünü alacağım.

あなたか私のどちらかが一位を取るだろう。

Benim için büyük sevinç, o birincilik ödülünü kazandı.

私がたいへんうれしかったことに彼は一等賞をとった。

O bir 100 metre yarışında birincilik ödülünü aldı.

- 彼は100メートル競争で一等賞を取った。
- 彼は100m競争で一等賞を受け取った。
- 彼は100m競争で1等賞を取った。

Konuşma yarışmasında birincilik ödülünü kazandığın için seni tebrik ederim.

弁論大会で優勝されておめでとうございます。

Amatör şarkıcı eller aşağı yetenek yarışmasında birincilik ödülünü almıştır.

あのシロウト歌手は文句なくタレントショーで一位となった。

Kız kardeşim, bir üniversite öğrencisi, konuşma yarışmasında birincilik ödülü kazandı.

大学生である姉は、弁論大会で優勝した。

Kendi çabaları ve biraz şans sayesinde, o, yarışmada birincilik ödülünü kazandı.

幸運やら彼自身の努力やらのおかげで、彼はコンテストで優勝した。