Translation of "Etkisi" in Italian

0.004 sec.

Examples of using "Etkisi" in a sentence and their italian translations:

İlacın etkisi şaşırtıcıydı.

- L'effetto della medicina fu impressionante.
- L'effetto della medicina fu sorprendente.
- L'effetto della medicina era sorprendente.

Aşının etkisi yoktur.

Il vaccino non ha effetto.

İlacın anında etkisi oldu.

La medicina ha avuto un effetto immediato.

Onun etkisi hâlâ azalmamıştır.

La sua influenza è ancora intatta.

Domino etkisi yaratan hareketi başlattık.

che costituisce il percorso evolutivo dell'IA.

TV'nin toplum üzerindeki etkisi büyüktür.

L'influenza della TV sulla società è grande.

Onun etkisi tüm ülkeye yayılır.

La sua influenza si estende per tutto il paese.

Onun kötü bir etkisi var.

- È una cattiva influenza.
- Lui è una cattiva influenza.

Bunun nasıl bir etkisi olacak?

Che effetto avrà?

Toplum üzerinde bilimin etkisi büyüktür.

L'impatto della scienza sulla società è grande.

- Arap dilinin etkisi, İspanyolca dilinde oldukça belirgindir.
- Arapçanın etkisi İspanyolcada oldukça belirgindir.

L'influenza della lingua araba è piuttosto evidente nella lingua spagnola.

Kargaşa her yeri etkisi altına aldı,

Il disordine affligge la terra,

Kargaşa her yeri etkisi altına aldı!

Il disordine affligge la terra!

Bu ilacın hiçbir yan etkisi yoktur.

Questa medicina non ha effetti collaterali.

Gürültünün bir diğer çok önemli sağlık etkisi,

Un altro importante effetto del rumore

Yani burada bir tür dalga etkisi var.

Si crea quindi un effetto a catena.

Araştırmam bunun önemli bir etkisi olduğunu gösteriyor.

La mia ricerca dimostra che ha un effetto significativo.

Gelgitlerin kıyılara etkisi çok büyük boyutlara varabilir.

Sulla costa, i cambiamenti delle marea possono essere immensi.

Yöntemim şaşırtıcı şekilde basit, ama etkisi büyük.

Il mio metodo è sorprendentemente semplice, ma l'effetto è grande.

Onun istenilenden çok farklı bir etkisi vardı.

- Ha avuto un effetto molto diverso da quello previsto.
- Ebbe un effetto molto diverso da quello previsto.

Benim üzerimde çok derin bir etkisi vardı.

- Ha avuto un profondo effetto su di me.
- Ebbe un profondo effetto su di me.

Dinlenmenin onun üzerinde harika bir etkisi vardı.

Il riposo ebbe su di lui un effetto meraviglioso.

- Biz çevremizin etkisi altındayız.
- Biz çevremiz tarafından etkileniyoruz.

- Siamo influenzati dal nostro ambiente.
- Noi siamo influenzati dal nostro ambiente.

Böyle dergilerin çocuklar üzerinde büyük bir etkisi var.

Riviste di questo tipo hanno una grande influenza sui bambini.

Günlük hayatlarımızda nasıl çevremizin etkisi altında kaldığımızla da alakalı.

ma anche di come siamo influenzati nelle nostre vite quotidiane.

Bu tür oyuncakların çocuklar üzerinde kötü bir etkisi var.

- Giocattoli di questo tipo hanno una cattiva influenza sui bambini.
- Giocattoli del genere hanno una cattiva influenza sui bambini.

Görünüşe göre dev midyelerin mercan resifleri üstünde büyük etkisi var.

Le tridacne giganti hanno un impatto enorme sulle barriere coralline.

Uyku eksikliğinin öğrencinin notlarının üzerinde çok büyük olumsuz etkisi olabilir.

La mancanza di sonno può avere un impatto negativo enorme sui voti di uno studente.

Testere pullu engereğin etkisi çok çabuk görüldüğü için bir saatin altında öldürebilecek bir zehir.

Il suo veleno agisce così in fretta sul sangue che può uccidere in meno di un'ora.

Bugünlerde 'sera etkisi' terimi insanlar iklimle ilgili küresel değişikler hakkında konuşurken sık sık kullanılmaktadır.

Il termine "effetto serra" è spesso usato al giorno d'oggi quando si parla dei cambiamenti climatici globali.